Meriç Azınlık Gençleri Derneği
Avgi Gazetesi,
5 Kasim 2006
Evros (Meric) ilinin Kucuk Derbent, Babalar koyu, bundan boyle mahkeme kararlarinda, ustelik azinlikla ilgili bir konuda ictihat olusturacak.
14 Aralik 1995’de azinliga mensup vatandaslar Dedeagac Asliye Hukuk Mahkemesi’nden “Evros Azinlik Gencleri Dernegi adiyla kurduklari dernegin taninmasini talep ettiler. Dilekce, 58-1996 tarihli kararla anilan Mahkeme tarafindan, 423-1998 sayili kararla ise Trakya Temyiz Mahkemesi tarafindan reddedildi.
Trakya Temyiz Mahkemesi’nin karari da temyiz edildi. Bunun uzerine Yargitay konuyu 11 Agustos 2003’de ele almaya basladi. 22 Subat 2005’de yayimlanan kararla Yargitay temyiz basvurusunun reddedilmesini onerdi ve 58-2006 sayili kararla vatandaslarin temyiz basvurusu reddedildi.
Yargitay'in kararinda, Lozan Antlasmasi’na ve bu anlasma ile Trakya’da dinleri Musluman olan halkin (dini azinlik) kalmis olmasina da atifta bulunularak, bu Antlasma'nin degismemis oldugu, bu baglamda da Trakya’da dinleri Musluman olan Yunan vatandaslarinin bulundugu belirtiliyor. Yargitay, boylece, Temyiz Mahkemesi’nce alinan karari dogru sayiyor ve su hususlarin altini ciziyor: “Dernek'in adi kimligini belirten bir husustur ve “Azinlik Genclerinin dernekte dusuncelerini ifade edip etmedigine, bu baglamda Dernek'in dini (Musluman) azinligi mi, yoksa etnik (Turk) azinligi mi temsil ettigine dair bir karisiklik bulunmakta ve hatta kasten karisiklik ve kusku yaratilmaktadir. Bu da ic kamu duzenine aykiri, bu baglamda da yasadisidir.”
Yargitay, Trakya Temyiz Mahkemesi’nin ““Meric Azinlik Gencleri” adinin net, belirli ve kuskuya yer birakmayacak bir sekilde ifade edilmedigini belirtmesinin dogru oldugunun da altini ciziyor.
Yargitay, Trakya Temyiz Mahkemesi’nin, (Yunanistan’in imzalamis fakat onaylamamis oldugu) Avrupa Konseyi Cerceve Sozlesmesi'nin etnik azinliklarin korunmasina iliskin 3. maddesinin 1. paragrafinin ve Kopenhag metninin 32. paragrafinin ihlal edilmedigi seklindeki kararini da kabul ediyor ve "bu maddeler bireysel tanimlamayi kabul ederken, toplumun kendisini tanimlama hakkini tanimamaktadir ve her seyden once bu metinlerin baglayiciligi yoktur" diyor.
Birkac ay once aldigi kararla bir dernegin “Iskece Turk Birligi” adini tasimasini yasaklayan Yargitay, bu kez bir adim daha ileri giderek, herhangi bir tanimlama icermeyen azinlik teriminin bir dernegin adinda yer almasinin da “suclari gizleyebilecegini ileri surdu. Guvenilir kaynaklardan edinilen bilgilere gore, “Iskece Turk Birligi” davasi konusunda Avrupa Insan Haklari Mahkemesi Yunanistan’in gorusunu istemis bulunuyor. Yargitay’in bu karari, belki de Iskece Turk Birligi konusunu ele alan Avrupa Insan Haklari Mahkemesi’nde Yunanistan’in iddialari icin temel teskil edecek.
Yunanistan’da azinlik konulari ortaya kondu mu, kararsizlik hemen acikca belli oluyor. Sorun sadece mahkemelerle ilgili degildir ve cok daha genis anlamiyla siyasidir. Yunanistan’in on yildan bu yana Avrupa Konseyi’nin etnik azinliklarin korunmasiyla iliskin cerceve sozlesmesini onaylamamis olmasi bu kararsizligi daha da belirginlestiriyor. Herhalukarda, gerceklerle karsi karsiya gelmekten kacinmak, gercekleri reddetmenin en iyi yolu degildir. Simdiye kadar uygulanan politikalar da “bir zeka urunu” degildi. Yunanistan, bugun dahi azinlik konularina katilasmis fobilerle yaklasiyor.
Meric ili Kucuk Derbent vatandaslari Yuksek Mahkeme'nin kararlarinda yer almis olabilirler, ancak bu karardan sonra kendilerini pek de iyi hissettikleri soylenemez. Zira, 2006 yilinda, bir dernegin adinda azinlik teriminin kullanilmasi Yunanistan'da “cok kaygilandirici” ve kesinlikle “bir seyler gizleniyor” anlami tasiyor. Yargitay, Lozan Antlasmasi’nin sagladigi kararliliga geri donuyor, iktidardaki siyasi partiler de azinlik konularini samimi bir sekilde ele almak icin herhangi bir neden gormuyorlar.
Stamatis Sakellion
Paratiritis - Gümülcine
10 Kasım 2006
Azınlık Grupları Araştırma Merkezi, Yargıtayın "Evros İli Azınlık Gençleri Derneğinin" kuruluşunu reddetme kararını birkaç gün önce "gerileyen Yunan hukuku" olarak yorumladı. Karar bizleri hayrette bıraktı, çünkü Derneğin isminde İskeçe Türk Birliği veya Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneğinde olduğu gibi milli tanımlama yapan hiçbir atıf yoktur. Eşi görülmemiş bu karara göre azınlığın milli mi, yoksa dini bir azınlığa mı hitap ettiği belirtilmiyormuş.
Ülkenin en yüksek mahkemesinin bu son kararı, Trakya İstinaf Mahkemesi ve Dedeağaç Tek Hakimli Asliye Hukuk Mahkemesi kararlarını doğrular niteliktedir. Bu kararlara göre, Evros ili, Küçük Devent (Mikro Derio) Nahiyesi, Babalar (Goniko) köyünde bir azınlık derneği kurma hakkı verilmiyor. Sözkonusu kararlarda tüzükte geçen "Azınlık gençleri" teriminin dini (Müslüman) bir azınlığı mı, yoksa milli (Türk) bir azınlığı mı temsil ettiği açıkça belirtilmemiş.
Derneğin ilgili kütüklere kayıt başvurusu bundan 11 yıl önce gerçekleşmiş. Derneğin tüzüğüne göre, Evros bölgesinde mukim azınlık mensupları derneğe üye olabilirler. Derneğin amacı azınlık gençlerinin manevi değerlerini değerlendirmeleri, azınlık örf ve adetlerini korumaları, kişisel, kültürel işbirliği içinde olmaları, demokrasi, insan hakları ve insani değerlere sahip çıkmaları ve Yunan-Türk halkları arasında dostluğu desteklemeleri. Derneğin merkezi Küçük Dervent'e bağlı Babalar köyünde.
Bu mahkeme kararı ciddi şekilde önemli. Çünkü artık "azınlık" terimini de yasaklamakta. Bu karara göre, Derneğin azınlık kelimesinin önüne Müslüman ifadesini de getirmesi ve böylece dini azınlığı temsil ettiğini tescil edip, olası milli azınlığa atıf olduğu şüphesini de ortadan kaldırması gerekiyor. Yargıtay'ın bu kararını temel alırsak, Rodop Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 1982 yılında tamamen yasal bir şekilde tanınmış olan ve problemsiz bir şekilde faaliyetlerini sürdüren, azınlığın en üst düzey tahsillilerini barındıran Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği'nde de gelecekte karışıklıklar yaşanabileceği görülüyor.
Paratiritis - Gümülcine
14 Kasım 2006
Yargıtay'ın azınlık derneklerinde sadece "Türk" değil, sadece "azınlık" ibaresini bile yasaklayan kararı azınlık içinde bomba etkisi yarattı.
Konuyla ilk ilgilenen “Avgi” gazetesi oldu. Anılan gazete, Stamatis Sakellion imzasıyla konuya tam sayfa ayırdı. Adıgeçen, Yunan devletinin azınlık konularına hâlâ fobik bir şekilde yaklaştığını vurguladı.
Tabii azınlık basını da bu konuya kayıtsız kalmadı. Gazeteci Abdülhalim Dede “Trakya'nın Sesi” gazetesinde bir adım daha ileri gitti ve alaycı bir dille Yargıtay Savcısına Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği'nin lağvedilmesi işlemlerini derhal başlatması çağrısında bulundu.
Bu arada ABD'li diplomatlar azınlığın bu en üst düzeydeki derneğini ziyaret ederek dernek başkanı Cemil Kabza ve diğer yönetim kurulu üyeleriyle de görüştüler. Söz konusu yönetim kurulu üyeleri ABD'li diplomatlara bazı derneklerin kimliklerini tayin etme önündeki engellemeler konusundaki şikayetlerini belirttiler. Tabii, Yargıtay'ın “azınlık” ibaresini bile yasaklayan kararı o günlerde herkes tarafından pek bilinmiyordu.
Bu arada söz konusu toplantı sırasında ve ABD'li diplomatların Trakya'daki diğer görüşmelerinde nelerin konuşulduğunu merak ediyorsanız biraz sabredin... Yarın açıklayacağız.
Giannis Giankinis
