ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Batı Trakya Türklüğü’nün haklı ve kararlı duruşu olumlu sonuçlar veriyor_Doç. Dr. M. Murat HATİPOĞLU

07.10.2008
Batı Trakya Türklüğü’nün haklı ve kararlı duruşu olumlu sonuçlar veriyor

Doç. Dr. M. Murat HATİPOĞLU

Batı Trakya Türkleri’nin -diğer bir çok sorunun ötesinde- özellikle “Türk kimliği”ne sahip çıkan bilinçli ve kararlı duruşu ile “Anaokullarında İki Dilli Eğitim“ talepleri, Atina’nın insan ve azınlık hakları alanında sergileyegeldiği anlaşılmaz anlayışsızlığını sarsıp silkelemektedir. Son gelişmeler göstermiştir ki, Yunanistan gibi AB üyesi olan bir ülkede insanların öz-kimliklerini hem bireysel hem de örgütlü/dernekli girişimlerle kullanma hakları hiç bir şekilde engellenemez ve bu demokratik özgürlüklerin önüne set çekilemez. Başka bir deyişle, ikili ve çok taraflı andlaşmalardan kaynak alan “temel insan ve azınlık haklarına” aykırı uygulamalara yol açan resmî kararlar ve davranışlar bundan böyle başarısızlığa mahkûm olacaktır; ‘temyiz’ adı altında sözüm ona ‘hukuksal’ itirazların uluslararası hukukun sert kayalarına çarpıp önemsiz ve geçersiz kalacakları artık Atina tarafından iyice anlaşılmalıdır. Bu çerçevede, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM)’nin Batı Trakya’nın en eski kuruluşlarından biri olan İskeçe Türk Birliği’nin açtığı dâvada, Yunanistan’ın itiraz başvurusunu reddettmesi, bunun elle tutulur son örneğini teşkil etmiştir.

Bilindiği gibi İskeçe Türk Birliği 1986’da ‘Batı Trakya’da Türk bulunmadığı’ (!) şeklindeki temelsiz bir iddiayla kapatılmıştı; bunun üzerine dernek, 20 yılı aşan iç hukuk mücadelesinin aleyhine sonuçlanmasından sonra önemli bir kararlılık göstererek 2005’de dâvayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıdı.

İskeçe Türk Birliği’nin açtığı ‘kapatılma’ ve ‘yasaklanma’nın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğu esasına dayalı hak arama dâvasında AİHM geçtiğimiz 27 Mart tarihinde Yunanistan’ı suçlu bularak, Atina’nın Türk azınlığa ait dernekleri kapatma kararıyla gerçekten de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin örgütlenme hakkıyla ilgili 11. maddesini ihlâl ettiğine hükmetti. Böylece AİHM 27 Mart'ta verdiği hükümde, Yunanistan tarafından adlarında "Türk" kelimesi geçtiği gerekçesiyle İskeçe Türk Birliği ile Rodop Türk Kadınları Kültür Örgütü'nün kapatılmalarını haksız bularak, Atina'yı mahkûm etmişti. Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyannis ise, Haziran ayında "söz konusu kararlara itiraz ettiklerini" açıklamıştı. Yunanistan’ın bu çabası da AİHM tarafından kayda değer bulunmadı ve ‘itiraz’ amaçlı ‘temyiz’ başvurusu reddedildi.

Dileriz, Rodop Türk Kadınları Kültür Örgütü ve Batı Trakya’da bulunan ve gelecekte kurulacak olan diğer bütün Türk kuruluşları için de Türk kimliğini özgürce kullanma yolu böylece açılmış olsun. Artık geriye, içinde TÜRK ifadesinin bulunduğu dernek vb. kurum ve kuruluşların tabelâlarını balkonlarına, kapılarına asması kalıyor.

Tabii bundan sonra Türkçe ve iki dilli eğitim, Osmanlı-Türk Vakıfları, seçilmiş Müftülerin statüleri gibi diğer bir çok soruna da sıra gelecek elbet. AB’ye de bu yakışmaz mı zaten.
GALERİ