İskeçe Türk Birliği, “Gönlümüzdeki İskeçe” kitabını yayınladı

İskeçe Türk Birliği “Gönlümüzdeki İskeçe” adlı eseri geçtiğimiz günlerde yayınladı. İ.T.B tarafından yayınlanan kitabı eski İ.T.B başkanlarından Sabriye Kasım Delioğlu hazırladı. Sözkonusu kitap ilk olarak İskeçe Türk Birliği’nin bayram nedeniyle organize ettiği geleneksel “Aile Gecesi”nde tanıtıldı.

“Gönlümüzdeki İskeçe” adlı kaliteli kağıda basılı kitapta, İskeçe’nin eski ve tarihi fotoğrafları, şehirdeki çok sayıda Osmanlı – Türk eseri, yok edilen bazı tarihi ve mimari eserler, geleneksel kıyafetler, İskeçe köylerinden manzaralar, günlük yaşamdan kesitler, İskeçe Türk Birliği’nin ilk yıllarındaki faaliyetlerinden fotoğraflar ve İskeçe’nin günümüzdeki görüntüleri yer alıyor. 168 sayfalı kitap Türkçe, Yunanca ve İngilizce olmak üzere üç dilde hazırlandı. Kitabın kapağında ikinci dünya savaşı sırasında Bulgar işgali döneminde yakılan “Pazaryeri Camii” ile tarihi saat kulesi bulunuyor. Arzu edenler “Gönlümüzdeki İskeçe” kitabını İskeçe Türk Birliği’nden temin edilebilir.

İskeçe Türk Birliği Başkanı Ozan Ahmetoğlu kitabın önsözünde “şunları kaydetti: “İskeçe ve genel anlamda Batı Trakya bölgesi, Balkanlar’da Türk kültürünü yaşayan ve yasatan en önemli merkezlerden biridir. Geride bıraktığımız yüzyılın ilk dönemlerinden itibaren önemli bir merkez olan İskeçe’nin, Batı Trakya Türk kültüründeki öncü rolü yadsınamaz. Yirminci yüzyılın başlarından itibaren İskeçe ve civarında büyük bir gelişme gösteren tütün üretimi ve tütün ticaretiyle ekonomik ve sosyal anlamda önemli bir kalkınmanın meydana geldiği şehrimizde, adeta “Yaşayan Bir Kültür” doğmuştur. Bunun en bariz kanıtı, Batı Trakya Türklerinin tarihi derneği İskeçe Türk Birliği ve onun zengin geçmişidir. Son 50 – 60 yıldır İskeçe’deki mimari dokuya yapılan müdahalelerden, şehirdeki birçok tarihi eser de nasibini almıştır. Şehir merkezindeki Pazaryeri Camii ve Tabakhane Camii bunların başlıcalarıdır. Bu kitapla amaçlanan, tarihten günümüze gelen ve akıllardan asla çıkmayan “Gönlümüzdeki İskeçe”yi yansıtmaktır. İskeçe ilindeki Türk kültürünün genel bir tanıtımının yapıldığı bir eserin eksikliği hissediliyordu. Eski başkanlarımızdan Sabriye Kasım Delioğlu’nun İskeçe Türk Birliği adına derlediği kitap, bu eksikliği önemli ölçüde giderecektir. Elinizdeki eser, tarıhe bir not düşmenin yanısıra, kültürel yaşamın gelecek nesillere aktarılması noktasında geleceğe ümitle bakabilmemize vesile oluyor.
20. yüzyılın başlarından itibaren İskeçe ve civarında canlanan sosyal yaşam, yeniliklere açık bir toplumsal yapı, tarihi Osmanlı Türk eserleri, eğitim ve öğretim alanında önder bir bölge ve Batı Trakya Türklerinin en eski kuruluşuna evsahipliği yapma özelliğine sahip İskeçe’yle ilgili duyduklarımızı, bu eserde görmemiz mümkün. Kısaca söylemek gerekirse gönüllerden asla çıkmayacak “GÖNLÜMÜZDEKİ İSKEÇE” yansıtılmaya çalışıldı. Bu çalışmanın, benzer çalışmalara ve araştırmalara vesile olmasını içtenlikle temenni ediyorum.

Kitabın yazarı Sabriye Kasım Delioğlu ise önsöz bölümünde şunları belirtti: “Kendimizi tanımamız için kısaca tarihimizi hatırlamamız gerekir. Türkler 1354 yılında Kallipolis – Gelibolu’yu fethettikten sonra yıldırım hızıyla Doğu Trakya’nın içlerine sızarak ardı ardına şehirleri fethettiler. Yıl 1361. Gazi Evrenos Bey Batı Trakya’yı fethetti, hemen ardından ova ve dağlık bölgelere yerleştirilen Konyalılar, Oğuz boylarından Yörükler alın terleriyle suladıkları bu toprakları kendilerine vatan yaptılar. Osmanlı İmparatorluğu zamanında 18. y.y’ın başlarından itibaren İskeçe ekonomide en parlak dönemini yaşamıştır. Birinci Dünya Savaşının akabinde Batı Trakya 1923 yılında Lozan Antlaşmasıyla Yunanistan’a verilmiştir. Batı Trakya coğrafi konumu itibariyle doğuda Türkiye, batıda Makedonya (Karasu Nehri), kuzeyde Bulgaristan ve güneyden Ege Denizi ile çevrili olup yüzölçümü 8.578 kilometre kare, nüfusu 362.038’dir. Batı Trakya’nın üç ilinde biri olan ve batısında yer alan İskeçe ilinin yüzölçümü 1.793 kilometre kare, nüfusu 102.876’dır. Azınlık nüfusu ise 46.000 kadardır. İskeçe şehir merkezinin nüfusu yaklaşık olarak 50.000’dir. İskeçe Türkleri Azınlık olarak kaldıkları bu topraklarda gücünü kendi tarihinden, kimliğinden alarak diline, dinine, etik değerlerine bağlı ve kendi değerlerinden ödün vermeden vatanında çağın gerçeklerine uygun onurlu bir şekilde 1923 yılından itibaren yaşamlarını sürdürmektedir. Büyük bir itina ve gayretle hazırladığım “Gönlümüzdeki İskeçe” kitabımı, kentimizin anılarını canlı tutacağı, geçmişle gelecek arasında köprü oluşturacağı ve gelecek nesillere aktarılmasına bir kaynak olabileceği ümidiyle tüm okuyuculara armağan ediyorum.”

İSKEÇE TÜRK BİRLİĞİ
1927