Hasanlar köyü camiinin minare inşaatı ile ilgili dava Gümülcine’de görüşüldü

13 Ekim 2009 tarihinde Gümülcine Ceza Mahkemesi’nde Hasanlar köyü minaresi ile ilgili dava görüşüldü. 24 Temmuz 2008 tarihinde alınan karar doğrultusunda Meriç (Evros) ilinin Hasanlar Köyü’nde inşaatı devam eden minarenin yapımı Evros İli İnşaat Bürosu tarafından inşaat izin kurallarına uyulmadığı gerekçesi ile durdurulmuştu. Minare inşaat izni 9,5 metre olarak alınmış olmasına karşın yürürlükteki yasa minarelerin yüksekliğini 7,5 metre olarak sınırlandırdığından Hasanlar Köyü Camisi minaresinin yapımı emniyet güçleri tarafından durdurulmuştu. Olay gazetesinin internet sayfasına taşınan haberde minare inşaatında çalışan üç işçi gözaltına alınmış, ardından serbest bırakılmışlardı. Minare yapımına yine devam edilmiş, Ağustos 2008’de emniyet güçleri yine inşaatı durdurmuş, işçileri gözaltına almış ardından serbest bırakmıştı.

İşçiler 6 ay hapis, 5 bin avro para cezasına çarptırıldı

Ocak 2009’da Dedeağaç Mahkemesi’nde Hasanlar Köyü Camii’nin minare inşaatında çalışan işçiler ile ilgili dava işçiler haberdar edilmeksizin görüşülmüş, işçiler gıyaben yargılanarak altışar ay hapis ve beş bin avro para cezasına çarptırılmışlardı. Mahkeme kararının tebliğ edilmesinden sonra karardan haberdar olduklarını söyleyen işçiler, kararın bir üst mahkemede görüşülmesini talep ettiler.

6 Ağustos 2008’de gerçekleştirilen ikinci tutuklama ile ilgili olarak 13 Ekim 2009 tarihinde Dedeağaç’ta değil Gümülcine Ceza Mahkemesi’nde görüşüldü. Mahkemeden çıkan karar yine aynı oldu. Üç işçi için altışar ay hapis ve beş bin avro para cezası ve üç yıl erteleme oldu. Konu ile ilgili olarak Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, “ Hasanlar Köyü cami minare inşaat izni 9,5 metre olarak alınmış olmasına karşın alınan karar ile inşaat durdurulmuş, işçiler gözaltına alınmıştı. Biri Dedeağaç diğeri Gümülcine’de görüşülen iki davada da işçiler para ve hapis cezasına çarptırıldılar. Din İşleri Bakanlığı konuyu yeniden gözden geçirerek soruna kesin bir çözüm bulmak durumundadır. Bunu yaparken Azınlık’ın taleplerini de göz önünde bulundurmalıdır. Minareler, İslam dini inancı ve kültürünün ayrılmaz parçasıdır. Azınlığımız, mensubu olduğu İslam dininin inanç ve gelenekleri doğrultusunda ibadetini yerine getirmek istemektedir” açıklamasında bulundu.