ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Gazeteci Dede'ye 6000 Euro tazminat cezası

02.11.2004
Gazeteci Abdülhalim Dede, 6.000 Euro tazminat cezası ödemeye mahkum edildi.

S.Ö.P.A mezunu Salih Kalın'ın, Trakya'nın Sesi gazetesi ve İşık FM radyosunun sahibi Abdülhalim Dede aleyhine açmış olduğu tazminat davası geçtiğimiz günlerde sonuçlandı ve karar gazeteci Abdülhalim Dede'ye tebliğ edildi. Trakya İstinaf Mahkemesi'nde görüşülen davanın sonucuna göre, gazeteci Dede 6.000 Euro tazminat cezası ödeyecek.

1999 yılında Yunanistan Komünist Partisi tarafından düzenlenen azınlık eğitimiyle ilgili panelde söz alarak, "Medrese'nin Yunan eğitim sistemi içinde yeri olmadığını ve ortada bir sahtekarlığın sözkonusu olduğu" yönünde görüş belirttiğini söyleyen Abdülhalim Dede, bu olaydan sonra başlayan mahkeme sürecini şöyle anlattı: "Aslında bu dava Kalın Salih'le aramızda olan bir dava değil. Bu dava Yunan devletiyle Trakya'nın Sesi arasında olan bir davadır. Çünkü bu davada gündeme gelen Medrese ve SÖPA'dır. Medrese kaynaklı öğrencilerin SÖPA'ya alınıp bunların eline birer öğretmenlik diploması verilip ve bu kişileri azınlık okullarına öğretmen olarak gönderilme skandalını, Trakya'nın Sesi gazetesi gündeme getirdiği andan itibaren devlet bu rezaletin altında kalmak istemedi. Çünkü Medrese ortaokul değildir, lise de değildir. Yunan eğitim sistemi içinde Medrese'nin yeri yoktur. Medrese basit bir kurstur. Medrese, çok yıllar önce kurulmuş ve azınlığımıza imam, müezzin yetiştirmek için kullanılmış. Ancak SÖPA kurulduğunda devlet SÖPA'ya gidecek kişileri Medrese'den buldu. Medrese resmi lise olmamasına rağmen kulbuna uydurdu ve buradan mezun olan kişileri sözde liseyi bitirmiş kişiler olarak SÖPA'ye koydu. 1999 yılında yapılan o panelde bulunmayan SÖPA'lı öğretmen Salih Kalın, rencide olduğunu düşünmüş ve Hakka Davet dergisinde bir yazı yazarak bana küfür ve hakaretler yağdırdı. Ben de kendi gazetemde buna cevap verdim. Salih Kalın da bana bu yazı üzerine dava açmıştı. Sonuç itibarıyla mahkum olduk. Bu mahkemeyle devlet kendi şerefini korumuştur."

Abdülhalim Dede, azınlık eğitimiyle alakalı sözkonusu davaya azınlık kurumları tarafından gereken ilginin gösterilmediğini de sözlerine ekledi.