ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Aynı sorunlar, aynı cevaplar

25.09.2005
AGİT İnsani Boyut Toplantısı'na katılan sivil toplum örgütlerinin dile getirdiği sorunlara, Yunan delegasyonu kalıplaşmış cevaplar vermeye devam etti. Yunanlı Büyükelçi her zaman olduğu gibi bu toplantıda da Batı Trakya Türk azınlığını "müslüman azınlık" olarak tanımlandı ve azınlığın üç etnik gruptan oluştuğunu iddia etti. Yunan Büyükelçi, Yunanistan'da Makedon ve Arnavut azınlıkların bulunmadığını da ileri sürdü.

Polonya'nın Başkenti Varşova'da düzenlenen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) İnsani Boyut Toplantısı'na 27-29 Eylül tarihleri arasında katılan Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği temsilcileri, Batı Trakya Müslüman Türk azınlığının sorunlarını dile getirdi.

B.T.A.Y.T.D adına Başkan Murat Yunus, Asbaşkan Cemil Kabza ve İskeçe Türk Birliği adına toplantıya katılan İTB Genel Sekreteri Erkan Ruşen, gerçekleştirdikleri temaslarda Türk azınlığın sorunlarını AGİT'e üye devlet temsilcilerine ilettiler.

CEMİL KABZA

Toplantının "Ulusal Azınlıklar" bölümünde B.T.A.Y.T.D adına bir konuşma yapan Cemil Kabza, 90'lı yıllarda ilan edilen "yasalar önünde eşitlik" politikası ile azınlık üyelerinin bazı temel vatandaşlık haklarından istifade edebildiğini, ancak temel azınlık haklarının iadesi konusunda hiç bir ilerlemenin kaydedilmediğini belirtti. Kabza konuşmasında, Yunanistan'ın azınlığın etnik kimliği, özerk azınlık eğitimi, din ve vicdan özgürlüğü, vakıflar ve eşit imkanlar konusundaki tutucu tutumunu devam ettirdiğini söyledi.

Amaçlarının sadece sorunları dile getirmek olmadığını, sorunlara diyalog ve işbirliği çerçevesinde çözüm üretmeye katkıda bulunmak olduğunu da ifade eden Kabza, isminde "Türk" kelimesi bulunduran derneklerin mahkeme kararıyla kapatıldığını belirtti. Kabza, son olarak İskeçe Türk Birliği'nin kapatıldığını, Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği'nin ismindeki "Türk" kelimesi nedeniyle kurulmasına izin verilmediğini kaydetti. Her iki dernek yöneticilerinin, iç hukuk yollarının tükenmesi üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuruda bulunulduğu ifade edildi.

40 STÖ KATILDI

11 gün boyunca devam eden ve AGİT'e üye 55 ülke büyükelçisinin takip ettiği toplantıya bu yıl yaklaşık 40 sivil toplum örgütü katıldı.
Aynı oturumnda söz alan Amerika Birleşik Devletleri temsilcisi, Yunanistan'ın AB üyesi olmasına rağmen Türk azınlığın bazı haklarını iade etmemesini eleştirdi.

Toplantıya ayrıca Yunanistan Helsinki İzleme Komitesi Başkanı Panayote Dimitras, Yunanistan Azınlık Hakları Grubu Başkanı Nafsika Papanikolatu, Yunanistan'daki Makedon azınlığın kurduğu Gökkuşağı "Rainbow" Partisi başkanı Pavle Voskopulos, ve Florinalı Makedon Piskopos Nikodimas Çarknias da toplantıya katılarak, Yunanistan'ın özellikle etnik azınlıkları tanımamasındaki ısrarlı tutumunu eleştirdiler, azınlıklara uygulanan baskıları ve haksızlıkları dile getirdiler.

YUNANİSTAN'IN CEVABI

Yunan delegasyonu toplantının son saatlerinde cevap hakkını kullandı ve Yunanistan'dan gelen beş sivil toplum örgütü temsilcilerinin konuşmalarına, ABD, Makedonya (FYROM) ve Türkiye temsilcilerine sözlü cevap verdi.

Yunan Büyükelçi konuşmasına, "Yunanistan'da Makedon diye bir azınlık yoktur." diye başladı ve "Slav dilini kullanan birkaç yüz kişinin etnik azınlık oluşturmak çabalarının başka ülkelerin emellerine hizmet olduğunu" iddia etti. Yunan Büyükelçi, "Sözde sivil toplum örgütlerinin iddia ettiği gibi Yunanistan'da Arnavut azınlığı diye bir azınlık da yoktur. Onlar işçi göçmendir. Azınlık değildir. Ülkemizin şartları o kadar demokratik ki hala gelmeye devam ediyorlar."

Büyükelçi B.T.A.Y.T. Derneği'nin konuşmasına şu cevabı verdi: "Yunanistan'da Lozan Antlaşması'na göre bir tek azınlık vardır. O da Müslüman azınlıktır. Müslüman azınlık kendi içerisinde üç gruba ayrılıyor. Türkçe konuşanlar, Pomaklar ve Roma. Sözde Sivil Toplum Örgütü'nün iddia ettiği gibi Türk azınlık yoktur. Müslüman azınlığın nüfusu ise 100 bindir. Bu azınlık tüm haklardan yararlanmaktadır. Dini vecibelerini rahatlıkla yerine getirmektedir. Devlet, atanmış müftü ve vakıf idaresi ile 2 yıl önce yanan Okçular Camii'ni tamir etti. Bir çok ilkokulu tamir etti. Müslüman çocukların eğitimi için sürekli yardımlar yapmaktadır. Bu azınlık her zaman Yunan millet meclisinde temsil edilmiştir. Bugün de bir milletvekili ile Yunan meclisinde temsil edilmektedir. Sözde Sivil Toplum Örgütü tarafından sorun olarak beyan edilen her şey yanıltıcı iddialardan ibarettir."

Yunanlı büyükelçi ABD'yi kastederek, "Bazı ülkeler bizlere tavsiyelerde bulunmadan önce kendi memleketlerindeki duruma baksınlar" dedi. Yunan büyükelçi konuşmasında Türkiye'yi de eleştirdi.


YUNAN BÜYÜKELÇİYE CEVAP

Ulusal Azınlıklar Oturumu'nun son iki konuşmacısı Makedonya (FYROM) ile Türkiye de Yunan Büyükelçi'nin iddialarına cevap verdi. Makedonya (FYROM) delegasyonu cevabında, var olan bir azınlığın tanınmamasının AGİT'e ve AB'ne üye olan bir ülkeye yakışmadığını, anlaşma ve sözleşmelere ters düştüğünü, onun için de AGİT'in, Yunanistan'ın AGİT kriterlerine ne kadar uyup uymadığını bir kere daha gözden geçirmesi önerisini getirdi.

Oturumun son konuşmacısı Türk delegasyonu da cevabında, "25 yıllık AB ülkesi Yunanistan'ın azınlıklara uyguladığı haksız baskıcı politikalarını ve bunun doğurduğu sonuçları, çok etkin ve faal olan sivil toplum örgütü temsilcilerinin konuşmalarından herkes duydu. Bütün bunları duyunca, AB'ne aday olan ve AB normlarını yerine getiren ülkemin sınırları içerisinde yaşayan azınlıklara sağladığı imkanlarla gurur duydum."

BROŞÜR DAĞITILDI

B.T.A.Y.T.D temsilcileri toplantıda ayrıca, Batı Trakya Türk azınlığının sorunlarını dile getiren kitapçığı, İskeçe Türk Birliği tarihçesini anlatan kitap ile İskeçe Türk Birliği faaliyetleri hakkında bilgi veren broşürü tüm katılımcılara dağıttı.

Batı Trakya heyeti, aynı günlerde resmi toplantıların dışında İsviçre Büyükelçiliği tarafından düzenlenen "Birlikte Yaşama" konulu toplantı ile İrlanda Cumhuriyeti Büyükelçiliği tarafından organize edilen "Okul Öncesi ve İlkokullarda Çok Kültürlü Eğitim" konulu toplantılara da katıldı.

AGİT toplantısına, merkezi Londra'da bulunan ve dünya çapında 150'nin üzerinde sivil toplum kuruluşu ile ortak çalışmalar yapan Azınlık Hakları Grubu'nun davetlisi olarak katılan Batı Trakya heyeti, 30 Eylül Cuma günü Yunanistan'a döndü.

AGİT İNSANİ BOYUT TOPLANTISI

19-30 Eylül 2005
Varşova-Polonya
Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği
Egnatias 75, 69100, Komotini-Greece

Sayın Başkan,

Derneğimiz yaklaşık 150 bin Batı Trakya Müslüman Türk azınlığı mensubu adına bu toplantıya katılmış bulunuyor. AGİT'in evrensel insan ve azınlık haklarının savunulması ve korunması konusundaki etkinliklerinden ve fikirlerinden istifade etmek istiyoruz. Bu toplantıya katılmakla, Yunanistan'ın uluslararası temel insan ve azınlık hakları konusundaki yükümlülüklerini gerektiği gibi yerine getirmemesi sonucu, Batı Trakya Müslüman Türk azınlığının karşılaştığı temel insan ve azınlık hakları sorunlarını dile getirmek istiyoruz.

Yunan hükümetinin 1990 yılında ilan ettiği "Yasalar önünde eşitlik" politikası sonucu temel vatandaşlık haklarında bazı iyileşmeler görülmüştür. Batı Trakya Müslüman Türk azınlığı üyeleri artık rahatlıkla araba ehliyeti, bankadan kredi, inşaat izni alabiliyor. Bütün bu iyileşmelere rağmen Yunanistan'ın temel azınlık hakları konusunda ne yazık ki bugün dahi olumlu bir adım attığına şahit olamıyoruz.

Batı Trakya Müslüman Türk azınlığı hala etnik kimliğin inkarı, anadilde eğitim, inanç ve din özgürlüğü, vakıflar, devlet dairelerinde eşit imkanlar, sosyal ve siyasal haklar sorunları ile karşı karşıyadır.
Yukarıda zikrettiğim sorunlardan etnik kimliğin inkarı ve dernekleşme özgürlüğü konusunda ve bu sorunların doğurduğu sonuçlara daha detaylı değinmek istiyorum.

Sayın başkan,
Bayanlar baylar,

Batı Trakya Müslüman Türk azınlığı üyeleri bugün ulusal ve uluslararası hukukun sağladığı kollektif azınlık haklarından istifade edemiyor. Yunanistan'ın, vatandaşlarının etnik kökenini bireysel tanımlanma hakkındaki tutumu olumlu sayılırken, etnik kökene dayalı bir tanımlamanın topluluk tarafından beyan edilmesi hususunda ise oldukça katı bir tutum sergilemektedir. Ortak milli kimliklerini ifade eden Batı Trakya Müslüman Türkleri bir sivil toplum örgütü çatısı altında dernekleşmeleri mahkeme kararları ile yasaklanmıştır.

İsminde "Türk" kelimesi barındıran dernekler 1984'te mahkeme kararları ile kapatıldı. Mahkemelerin kapatma kararlarındaki gerekçeler bölümünde ise derneklerin tüzüklerindeki amaçlar bölümünde "Yunan milli bütünlüğünü bozuyor" ifadeleri yer aldı. En son örnek olarak ise İskeçe Türk Birliği davasını gösterebiliriz. İskeçe Türk Birliği, Yunanistan Yargıtay Mahkemesi tarafından 7 Şubat 2005 tarihinde ismindeki "Türk" sözcüğü ve tüzüğündeki amaçlara yönelik ifadeler Yunanistan milli bütünlüğünü bozuyor gerekçesi ile kapatıldı. Bu derneğin 1927'de kurulduğunu, 56 yıldan beri faaliyet gösterdiğini ve hiçbir faaliyetinin Yunanistan'ın hiçbir makamı tarafından Yunanistan'ın milli bütünlüğünü bozdu diye bir tepki ile karşılaşmadığını burada hatırlatmak isterim. Bu kapatma kararına paralel olarak, Yargıtay Yüksek Mahkemesi, Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği'nin kuruluş başvuru dilekçesini ismindeki "Türk" kelimesi yüzünden 1 Nisan 2005 tarihinde reddetti. Bu kararlar doğrultusunda Yunanistan Yargıtay Mahkemesi kendilerini Türk olarak tanımlayanların bir dernek çatısı altında örgütlenmelerini yasaklamış oldu. Her iki dernek bütün iç hukuk yollarını tüketerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurdu.

Sayın Başkan,

Yunan Yargıtay Yüksek Mahkemesi'nin iki dernek davası hakkında verdiği kararları incelediğimizde bu kararların 1990 AGİT Kopenhang kriterlerinin 32. maddesinin 2'inci ve 6'ıncı paragrafına, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 11'inci maddesi ve Avrupa Konseyi Ulusal Azınlıklar için Çerçeve Sözleşmesi'nin 3'üncü maddesinin 2'inci paragrafına ve kolektif azınlık haklarını garanti altına alan, ülkemizin de imzalayıp onayladığı diğer sözleşmelerin içerikleriyle bağdaşmadığını ifade etmek isterim.

Sayın başkan,
Bayanlar, baylar,

Bugün Batı Trakya'da bulunan yaklaşık 2000 üniversite mezunu ile 150.000 civarındaki Batı Trakya Müslüman Türk azınlığını burada temsil eden derneğimiz, sadece Türk azınlık ile çoğunluk insanları arasında bir köprü olmayı değil, aynı zamanda azınlık ile devlet arasında köprü vazifesini görmek arzusundadır. Amacımız sadece sorunlarımızı dile getirmek değil, sorunlarımızın çözümlenmesi için çağdaş anlayış ve diyalog çerçevesinde hem hükümet, hem de uluslararası insan ve azınlık hakları kuruluşları ile işbirliğine gitmektir.

ÖNERİLER

1- AGİT'in Yunanistan'ın 1990 AGİT Kopenhang kriterlerine ne kadar uyup uymadığını bir kere daha incelemesini tavsiye ediyoruz.
2- Yunanistan'a 1997'de imzalayıp, ancak hala onaylamadığı Avrupa Konseyi Azınlıklar İçin Çerçeve Sözleşmesi'ni bir an önce meclisten onaylaması için sizlerin huzurunda çağrıda bulunuyoruz.
3- Yunanistan'dan taraf olduğu azınlık haklarını koruma altına alan uluslararası antlaşma ve sözleşmelerdeki yükümlülüklerini yerine getirmesini talep ediyoruz. Sayın başkan,
Son olarak, Batı Trakya Müslüman Türk azınlığının gündelik hayatını bugün etkilemeye devam eden sorunları, detayları ile birlikte anlatan dosyamızın, ilgilenenler için hazır olduğunu duyurmak isterim.

Bana bu konuşma fırsatını verdiğiniz için teşekkür ederim.

Cemil Kabza
Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği


Gündem Gazetesi'nden alınmıştır
GALERİ