ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

ABTTF AGİT İnsani Boyut Uygulama Toplantısı’na katıldı

06.10.2014
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) ve Batı Trakya Azınlığı Kültür ve Eğitim Şirketi (BAKEŞ) Genel Müdürü Pervin Hayrullah bu toplantıda, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın haklarını ön plana çıkarırken, maruz kalınan ırkçılığı, yabancı düşmanlığını ve hoşgörüsüzlüğü masaya yatırdı.

ABTTF, 29-30 Eylül 2014 tarihlerinde Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi (ODIHR) tarafından düzenlenen İnsani Boyut Uygulama Toplantısı’na katıldı. Polonya’nin başkenti Varşova’da organize edilen programda Batı Trakya Türk Azınlığı’nı, ABTTF Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Grubu üyeleri Bülent Aptouraim ve Funda Reşit ile BAKEŞ Genel Müdürü Pervin Hayrullah temsil etti.

Eğitim ve Topluma Aktif Katılımın Önemi

“Azınlık Mensuplarının Hakları” konulu bölümde açılış konuşmasını yapan AGİT Azınlıklar Yüksek Komiseri Astrid Thors toplumsal dayanışma ve uyumun ancak eğitimın ve aktif katılımın birlikte ortaya konmasıyla gerçekleşebileceğini, bununla birlikte eğitimin istismar edilip ulusal çıkarlar için kullanılabildiğini belirtti. Azınlık okullarının açılmasını öneren yüksek komiser, öğretim materyalleri belirlenirken de etnik toplumun katkısı olması gerektiğinin altını çizdi. Ayrıca anaokulu yaşında olan çocukların ülkenin resmi dilini öğrenmeden önce ana dillerinde eğitim almalarının daha doğru olduğunu dile getirdi.

Bu konuşmanın ardından söz alan ABTTF temsilcisi Funda Reşit, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın anaokulu problemiyle ilgili bir konuşma yaptı. Reşit, Lozan Anlaşması’da Azınlığın haklarının belirlendiği 3. kısmında yer alan; “Azınlığın kendi okullarını, diğer eğitim kurumlarını, camiilerini, vakıflarını ve başka sosyal kurumlarını kurma, yönetme ve bu kurumlarda kendi dillerini kullanma ve içlerinde özgürce ibadet etme hakkı vardır” maddesini hatırlattı. Fakat Yunanistan’da 2006 yılında kabul edilen 3518 sayılı kanunla birlikte 5 yaşındaki bütün çocuklara okul öncesi eğitimin zorunlu kılındığı, ancak Azınlık okulları ile ilgili bir düzenleme yapılmadığından dolayı Azınlığın, Lozan Anlaşması’ndan dogan eğitim haklarınin ihlal edildiğini vurguladı. Funda Reşit, konuşmasının sonunda bu konudaki üç önerisini sıraladı. Birinci olarak, bölgede iki dilli Azınlık Anaokulları kurulması, ikinci olarak bu okullar açılıncaya kadar devlet anaokullarında iki dilli eğitim verilmesi ve son olarak da bölgede iki dilde eğitim veren özel anaokullara izin verilmesi gerektiğinı belirtti. Batı Trakya Türklerini temsilen söz alan bir diğer katılımcı olan BAKEŞ Genel Müdürü Pervin Hayrullah, Yunanistan’ın 1995 yılında üniversiteye giriş için 0.5% kontenjan uygulaması başlattığını, fakat Türk Azınlık liselerine devam eden öğrencilerin puanları hesaplanırken okul puanlarının dikkate alınmadığını, bu durumun da üniversiteye girişte Türk Azınlık liselerine devam eden öğrenciler için büyük dezavantaj oluşturduğunu ekledi. Hayrullah ayrica AGİT Ulusal Azınlıklar Yüksek Komiserliği’nden bir bilir kişi heyetinin Batı Trakya'yı ziyaret ederek, Avrupa Birligi'nin bu en geri kalmış bölgesindeki gerçekleri ilk elden görmesinden memnuniyet duyacaklarını söyledi.

Ardından Yunanistan temsilcisi cevap hakkını kullandı ve üniversiteye giden Müslüman öğrenci sayısının son dönemde arttığını söyledi. Azınlıklar için 57 adet anaokulu bulunduğunu ve Yunan hükümetinin azınlıkların ana dilde eğitim alabilmelerine önem verdigini belirten temsilci, dil ve din entegrasyonunda dikkatli davrandıklarını iddia etti.

Temsil Hakkı ve Fırsat Eşitliğinin Sağlanması

Azınlıkların topluma aktif katılımları ve temsil hakları konusunun görüşüldüğü bir diğer oturumda konuşma yapan Uluslararası Azınlık Hakları Grubu (Minority Rights Group International) Genel Müdürü Mark Lattimer, devlete düşen görevlerin yanında azınlıkların da entegre olma konusunda sorumluluk alması ve özellikle eğitim alanında gayret göstermeleri gerektiğinin altını çizdi.

Bu konu üzerine söz alan ABTTF temsilcisi Funda Reşit, Batı Trakya Türk Azınlığı’nin ulusal ve bölgesel düzeyde karar alma süreçlerinde yeterince temsil edilmemekte olduğunu söyledi. "Takviyeli orantılılık" şeklinde bir seçim sistemi olduğunu anlatan Reşit, bu sistemden dolayı Batı Trakya Türk Azınlığı'na mensup kişilerin bağımsız aday olarak parlamentoya seçilemediğini dile getirdi. Yunan hükümetine öneride bulunan Reşit, ulusal seçimlerde 3% olan seçim barajının kaldırılmasını, böylece Batı Trakya Türk Azınlığı’nın bölgesel, yerel ve ulusal düzeyde siyasete aktif katilabilmelerinin ve azınlıkla ilgili karar alma süreçlerinde rol alabilmelerinin temin edilmesi gerektigini belirtti.

Ardından söz alan BAKEŞ Genel Müdürü Pervin Hayrullah ise, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın bölgedeki nüfusun yarısını temsil etmesine rağmen sosyal alanda ayrımcılığa maruz kaldığını, örneğin orduda yüksek pozisyonda görev alamadığını, hiçbir Türk polisin olmadığını belirterek fırsat eşitligi sunulmasının son derece önemli olduğuna vurgu yaptı.

Bu oturumda cevap hakkını kullanan Yunan temsilcisi, hemen hemen her parlamento seçimlerinde Türklerin ve Romaların meclise girdiğini dile getirirken şu an 3 Türk milletvekilinin de görev aldığını söyledi. Ayrıca 3%’lük oranın Avrupa’da mevcut en düşük seçim barajı olduğunu belirten yetkili, devletin çeşitli kurumlarında ise 1500 vatandaşın görev aldığını anlattı.

Irkçılık, Hoşgörüsüzlük ve Ayrımcılıkla Mücadele

“Irkçılığa ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonu” temsilcisi Michael Whine’in moderatörlügünü yaptığı hoşgörülü olma ve ayrımcılıkla mücadele konulu oturumda konuşma yapan Prof. Talip Küçükcan, Müslümanlara karşı uygulanan şiddetin her geçen gün arttığını belirtirken polislerin silah arama amacıyla camileri bastıklarını da örnek gösterdi. Küçükcan, aynı zamanda Müslümanlara karşı nefret söylemlerinin sosyal medya yoluyla hızla yayılmasından endişe duyulduğunu, bu yüzden bu tür faaliyetlerin yakından takip edilmesi gerektiğini vurguladı. ABTTF Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Grubu üyesi Funda Reşit ise ırkçı partilerin siyasi anlamda yasaklanması ve bununla birlikte nefret içerikli söylemlerin cezalandırılması gerektiğini dile getirdi.
GALERİ