ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Batı Trakya Türkleri Milli Direniş Günü - İsmail İŞCAN

30.01.2007
Batı Trakya Türklerinin 29 Ocak Milli Direniş Gününü hatırlatarak başlayalım satırlarımıza. 27 Ocak 2007 Cumartesi günü saat 15:00 da Cağaloğlu Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonunda Batı Trakya Türklerinin Lideri merhum Dr Sadık Ahmet’in eşi ve Dostluk ve Eşitlik Partisi Onursal Başkanı Işık Ahmet, Batı Trakya Öğretmenler Birliği Başkanı Sami Toraman ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyelerinden Dr. Halim Çavuşoğlu’ nun katılımıyla gerçekleştirilen, ayakta izleyicilerinde olduğu katılımı yüksek, sempozyum hayli ilginç notlarla devam etti.

Konferansın Başkanlığını Rumeli Balkan Türkleri Federasyonu Başkan Vekili Süheyl Çobanoğlu yürüttü. Konferansın açılış konuşmasını yapan Rumeli Balkan Türkleri Federasyonu Başkanı Özcan Pehlivanoğlu özellikle son bir hafta da sempozyumun engellenmesi yönünde yoğun bir çabanın söz konusu olduğunu, bu yönde çaba gösterenlere seslenerek Rumeli Balkan Türkleri Federasyonu’nun elbette ki Batı Trakya da yaşanan ve yaşanması muhtemel olaylara kayıtsız kalmayacaklarını, olaylara seyirci olmayacaklarını belirtti. ‘’Pazartesinden itibaren engellemeye çalışanlarla mücadelelerine bizzat devam edeceklerini’’ açıklaması önümüzdeki günlerde Batı Trakya meseleleriyle sadece Millet Meclisi’nde ve partiler bazında değil aynı zamanda sivil toplum örgütleri bazında da yaşanması muhtemel çalkantılarının ön habercisi gibiydi.

Işık Ahmet ve Sami Toraman’ın 29 Ocak olayını ve yankılarını aksettirmeleri Rumeli Balkan camiasında birbirinin davasından habersiz sadece bölge bölge mücadele etmeye çalışanların mücadelelerinin ne derece etkisiz kalmaya mahkûm olduğunu haykırır gibiydi. Balkanların bir bütün olarak ele alınması gereği, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Balkanlarda ki politikasının ne olacağının belirsizliği geçen hafta Millet Meclisinde genel görüşme talebinin reddedilmesiyle ne derece bir çıkmazın içinde olunduğunu göstermeye kâfiydi.

Öte yandan Dr Halim Çavuşoğlu’nun ilginç notları gösterdi ki meseleleri sadece medyadan takip etmeye çalışmakla, bilgisizliğe sürüklenen, bilgisiz bırakılan bir toplum oluvermişiz.

Dr. Halim Çavuşoğlu’nun bir tarihi gerçeği dillendirmesi ise şaşkınlık yaratacak derecedeydi. 1821 Mora isyanını çıkaran Sözde Yunan Devletini kuran kahramanlar üzerinde yapılan çalışmalar bu kişilerin aslında Ortodokslar tarafından Hristiyanlaştırılmış Arnavutlar olduğunu ortaya koymuş.

Dr Halim Çavuşoğlu’nun Yunanistan’ın millet olma olgusunun içinde Türk düşmanlığının olmasını belirtmesi komşumuzun hakkımızdaki düşüncelerini de ortay koyuyordu. Yunan Anayasasında Yunan Milletinin ‘’soydaş’’ olma şartının bulunduğunu belirtilmesi aynı zamanda soydaş olmayanlarında mevcudiyetini de ortaya koymaktadır. Bu gerçekler ortadayken o zaman nasıl olurda Yunanistan da Yunan milletinden başka millet yoktur savını söylemekteler.

Bugün Batı Trakya Türkleri Türk olduklarını söyleyemiyor, söyleyen mahkemelik, Türkçe tabela asamıyor, Türk adı ile dernek, vakıf, sosyal kültürel birlik vesaire kuramıyor.- ne ilginçtir ki Türkiye ’deki Türklerde Türk adıyla dernek kuramıyor-, Azınlık yurtdışında çoğunluk yurt içinde Türk olduğunu söyleyemiyor. AB nedir diye soranlara cevaptır bu.

Batı Trakya da toplam 27 Türk öğretmen kalmış ve en gencinin yaşı 58. Birkaç yıl sonra tüm bu öğretmenler emekli olacak ve 150 bin nüfuslu Türk toplumu öğretmensiz, eğiticisiz kalacak. Sami Toraman Batı Trakya da Türkçenin seçmeli dil olduğunu, topraklarında Türk yaşamadığında ısrarcı olan Yunanistan hükümetinin içine düştüğü tezadın ayan beyan ortada olduğunu söyledi.
Yunanistan’da mecburi Eğitim 9 yıl, bilin bakalım Batı Trakya da kaç yıl? Şaşkınsınız değil mi böyle soru olur mu diye! Sıkı durun Cevabı:6 yıl. Anayasada eşitlik var, sözüm ona Yunanistan’da Yunan halkından başka kimse yok! Bir ülke vatandaşlarına bölge bölge farklı mecburi okul süresi uygular mı? Olmaz ya, hadi olsun diyelim, niye başka bir bölgede değil de sadece Batı Trakya’da? Üstelik demokrasinin beşiği olduğunu ballandıra ballandıra anlatan bir AB ülkesinde?

Yunanistan Batı Trakya’daki Türkleri zorunlu asimilasyona tabi tutmuş eğitim ve kültürünü de sıfırlamaya çalışıyor, Bu büyük tehlikeyi T.C görmezden gelemez. Büyük Devlet sadece yurt sathında değil aynı zamanda soydaşını tüm dünyada korumayı gerçekleştirebilendir.

Işık Ahmet’in –Yunanistan 150 bin Türkü hazmedemezken bugün 75, yarın öbür gün 85 milyon Türkü hazmetmeye hazır olduğunu mu sanıyorsunuz?- sorusu herkesi koltuğunda geriye doğru yaslandırdı.
Konferansta gelen sorulardan birisi neden Türkiye deki herhangi bir okulun Batı Trakya’daki bir okulla kardeş okul olmadığını ve bir engellemenin olup olmadığını sormasıydı. Sami Toraman Kardeş okul uygulamasıyla Türkçe ders kitaplarının teminin kolaylaşacağını, Batı Trakya’nın Türkiye ’deki herkesin ve özellikle Batı Trakyalıların ilgisine muhtaç olduğunu belirtti. Elbette akıllara AKP İstanbul İl Başkanı Mehmet Müezzinoğlu ve Bursa Milletvekili Mustafa Dündar gibi Batı Trakyalı siyasetçiler geldi.

Batı Trakya Türkleri, Avrupa’da yaşamasına rağmen, yüzünü Avrupa’ya değil Ankara’ya dönmüş, Ankara hapşırsa biz grip oluruz diyen Batı Trakya Öğretmenler Birliği Başkanı Sami Toraman’ın sözleri aslında tüm Dış Türklerin Türkiye Cumhuriyetine ne derece muhtaç olduğunu, bir baba şefkati, ilgisi beklediğini özetler gibiydi.
GALERİ