Yunanistan’da retorik ile politika birbirinden ayrıdır

1-3 Ağustos 2008 tarihlerinde Seçek Azınlık Eğitim ve Kültür Derneği’nin her yıl geleneksel olarak düzenlediği yağlı güreşler ve kültürel etkinliklere katılan Doğu Makedonya-Trakya Bölge Genel Sekreteri Dimitris Stamatis, Yunan Devleti’nin temsilcisi olarak devletin vatandaşları arasında ayrım yapmadan tüm vatandaşlarını kucakladığını ifade etti. Bölgede yaşayan insanların sorunlarının farkında olduklarını söyleyen Stamatis, “Yunanistan, din, köken ve cinsiyetleri ne olursa olsun halkının geleneklerine saygı gösterdiği için gurur duymaktadır. Bir demokrasi vahası ve AB üyesi olan Yunanistan, insanların haklarına saygı göstermekte ve kişiliklerinin gelişebilmesi için olanak ve özgürlükler tanımaktadır” şeklinde konuştu.

Stamatis’in konuşması ile ilgili açıklama yapan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, “Doğu Makedonya-Trakya Bölge Genel Sekreteri Dimitris Stamatis’in Azınlığımız için önemli bir kültürel etkinlik olan Seçek Şenlikleri’ne katılımı Azınlığımızı mutlu etmiştir. Ancak Stamatis’in Yunan Devleti’nin din, köken ve cinsiyet ayrımı yapmaksızın vatandaşlarının hak ve özgürlüklerini geliştirebilmesine olanak tanıdığı yönündeki açıklaması gerçeği yansıtmamaktadır. Yunan Devleti ve hükümeti söz ve icraat bakımından farklılık göstermektedir. Ülkemiz Yunanistan, Batı Trakya Müslüman Azınlığı’nın Türk olduğunu ve tek olduğunu kabullenmemektedir. Yunan Devleti’nin ayrım yapmaksızın halkının geleneklerine saygı gösterdiği iddiasının Azınlığımıza yönelik tutumu incelendiğinde gerçek bir görüşü yansıtmadığı kolaylıkla görülmektedir. Stamatis’in ülkemiz Yunanistan’ın “demokrasi vahası” olduğu yönündeki sözleri ise politika ile retorik arasındaki uçurumun derinliğini göstermektedir” şeklinde konuştu.

Habipoğlu: Azınlığımızın sorunları görmezden gelinemez

Habipoğlu, “Yunan devleti, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın “Türk” kimliğini tanımamaktadır. Kimliğimize saygı gösterilmez iken Azınlığımız örgütlenme ve dernek kurma hakkı ihlal edilmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin İskeçe Türk Birliği ve Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği davalarında aldığı karar ile bu durum teyit edilmiştir. Dini özgürlükler sorunu ile ilgili olarak Azınlığımızın kendi müftülerini seçme talebi ısrarla reddedilmektedir. Benzer şekilde Azınlığımızın iki dilli anaokulu talebi dikkate alınmamaktadır. Talebimiz, ülkemiz Yunanistan ile Azınlığımız arasında diyalog köprüsü oluşturmak, sorunlarımıza birlikte çözüm bulmaktır” dedi.

Batı Trakya bölgesinin kalkınma sorunu ile ilgili olarak Habipoğlu, “Azınlığımızın daha iyi şartlarda yaşayabilmesi için kalkınmaya ihtiyacı vardır. Batı Trakya’da kalkınma hızı oldukça düşüktür. Stamatis de Batı Trakya bölgesinin daha hızlı bir kalkınmaya ihtiyaç duyduğunu kabul etmektedir. Yunan Devleti’nin bölgenin kalkınmasına verdiği önemi Bölgesel Girişimcilik Programı’ndan projelere son dört yılda 3,5 Milyon avro, ‘THİSEAS’ programı kapsamında ayrılan ödeneğin de 2,24 Milyon avro olduğu doğrudur. Ancak asıl soru Azınlığımızın bu programlardan ne oranda yararlandığıdır” dedi.