Rodop Milletvekili Ahmet Hacıosman'dan iki yeni soru önergesi

Rodop Milletvekili Ahmet Hacıosman, Tarım Kalkınma ve Gıda Bakanı’na hitaben soru önergesi sundu. Rodop Milletvekili ilgili soru önergesi metninde, Rodop iline bağlı Kalfa (Kalha) ve Bulduklu (Tihiro) köylerinde ikamet eden çiftçilerin 2005 Ağustos ayında yaşanan eleşverişsiz hava koşullarında uğradıkları zararın hala karşılanmadığına dikkat çekerek, bugüne kadar toplam kaç çiftçiye ne miktarda zarar ödemesi yapıldığına dair gerekli evrakları da meclise sunarak bilgi vermesini talep etti.

Soru önergesinin tam metni:

SORU
Atina, 25.02.2009
Protokol Numarası, 15075

SAYIN: Tarım Kalkınma ve Gıda Bakanı
KONU: Rodop iline bağlı Kalfa (Kalha) ve Bulduklu (Tihiro) köylerinde ikamet eden çiftçilerin 2005 Ağustos ayında yaşanan eleşverişsiz hava koşullarında uğradıkları zararın bugüne kadar karşılanmaması

2005 Ağustos ayında, Rodop iline bağlı Kalfa ve Bulduklu köylerini vuran sel ve dolu, bölgede benzeri görülmemiş bir felakete yol açtı. Bu köylerde ikamet eden vatandaşların tamamı selin ve dolunun neden olduğu zarardan etkilendi.

Zarara uğrayan çiftçilere tazminat verilmesi konusu, bugüne kadar sürüncemede kalmaya devam eden bir konudur. Bu konuyla ilgili toplam üç soru önergesi sunmuş olmama rağmen, hala bu yönde herhangi bir gelişme yok. Çiftçiler oldukça endişeliler, çünkü ZEUS Programı - bilindiği üzere çiftçilere zarar ödemesi bu program vasıtasıyla yapılacak - 2009 Aralık ayında sona eriyor ve bu programla birlikte çiftçilerin tazminatla ilgili umutları da yok oluyor.

Konuyla ilgili sunmuş olduğum soru önergelerinden birine Bakan’ın verdiği 1427/19.01.2009 sayılı ve tarihli cevapta, Yunanistan Tarım Tazminatları Kurumu’na (ELGA) toplam 265 zarar dilekçesi sunulduğu ve 10.962 euro tutarında zarar ödemesi yapıldığı belirtiliyor. Fakat söz konusu miktarın 265 dilekçe için mi tahsis edildiği konusuna açıklık getirilmiyor, zira böyle bir durumda her bir çiftçiye 41 euro zarar parası düşüyor! Çiftçiler kesinlikle bugüne kadar kendilerine en küçük bir zarar ödemesi yapılmadığını savunuyorlar.

Ayrıca aynı cevapta, tütün iskeleleri için 256 zarar dilekçesi sunulduğu fakat bunların ancak 9’unun zararının karşılanacağı, aynı şekilde depolar için yapılan 203 zarar dilekçesinden 129’u için zarar ödemesi yapılacağı belirtiliyor. Henüz hiç kimse hangi çiftçinin zarar parası almaya hak kazandığını, hangisinin bu haktan mahrum bırakıldığını bilmediği gibi, hiç kimseye söz konusu zararlar için tazminat verilmedi.

Öte yandan, traktör ve ilgili tarım araçlarında oluşacak zararların Yunanistan Tarım Tazminatları Kurumu tarafından karşılanmadığını biliyoruz, zira yasalar gereği bunlara sigorta yaptırılması gerekiyor. Buna rağmen, Bakanlığın olağanüstü durumlar için tarım araçlarına yönelik bir çözümü olmalıdır. Zira çiftçiler sadece traktör gibi taşıtlara sigorta yaptırıyorlar, üretimde kullandıkları diğer tarım araçlarına sigorta yaptırmıyorlar.

Plastik boru şebekesi gibi tüketim malzemelerinde oluşan zararlar için ise Yunanistan Tarım Tazminatları Kurumu çiftçilerden abartılı taleplerde bulunuyor. Örneğin plastik boruların felaketin yaşandığı yıl, fakat felaketten önce alındığına dair fatura istiyor. Yani Yunanistan Tarım Tazminatları Kurumu’na göre iki yılık borular eskimiş ve işe yaramaz oluyor.

Ayrıca, sel ve doludan zarar gören yonca, buğday ve arpalar için herhangi bir açıklama yapılmadı. Kalfa köyünün içinden geçen bir çay var ve bu çay taştı, ama çayın taşması ile oluşan zararın nasıl giderileceğine dair kimse çıkıp bir şey söylemiyor.
Yukarıdakiler doğrultusunda

SAYIN BAKANA SORUYOR VE KENDİSİNDEN İLGİLİ EVRAKLARI MECLİSE SUNMASINI TALEP EDİYORUM
1. 2005 Ağustos ayında Kalfa ve Bulduklu köylerini etkisi altına alan elverişsiz hava koşullarından zarar gören yonca, buğday ve arpalar için zarar ödemesi yapılacak mı?
2. Tüketim malzemelerinde oluşan zararın giderilmesi için daha basit bir prosedürün takip edilmesi ihtimali var mı?
3. Zarar gören tarım araçlarına tazminat ödemesi yapılabilmesi için nasıl bir çözüm yolu öneriyor?
4. Toplam kaç çiftçinin zarar dilekçesi yatırdığı ve bunlardan kaçına tam olarak ne kadar ödeme yapıldığı hakkında bize belgeler sunarak bilgi versin. Dilekçe veren 265 çiftçinin kaçının zararı karşılandı, 10.962 euro zarar ödemesi kimlere ve ne için yapıldı?
5. İskelesi zarar gören 9 kişiye ve depoları su altında kalan 129 kişiye zarar ödemesi yapıldı mı, eğer yapıldıysa ne şekilde yapıldı, bize belgeler sunarak bu konuda bilgi versin.
6. Bilindiği üzere ZEUS Programı 2009 Aralık ayında sona erecek, bu çerçevede hala zarar parası almayı bekleyen Kalfa ve Bulduklulu çiftçilere bir an önce ödeme yapılması için hangi girişimlerde bulunacak.

Soruyu yönelten milletvekili
Ahmet HACIOSMAN


Rodop Milletvekili Ahmet Hacıosman, Sağlık ve Sosyal Dayanışma Bakanı ile Ulaştırma ve İletişim Bakanlarına hitaben soru önergesi sundu. Rodop Milletvekili ilgili soru önergesi metninde, yürüme engelliler için ülke çapında geçerli olacak indirimli ulaşım kartı verilmesini talep etti.

Soru önergesinin tam metni:

SORU
Atina, 25.02.2009
Protokol Numarası, 15075

SAYIN: 1. Sağlık ve Sosyal Dayanışma Bakanı
2. Ulaştırma ve İletişim Bakanı
KONU: Yürüme Engelliler için İndirimli Ulaşım Kuponu – Kartı

Bilindiği üzere, en az %67 oranında engeli olan yürüme engelli vatandaşlara indirimli ulaşım kartı veriliyor. Yürüme Engelli Vatandaşlar, yurt içinde yapacakları bütün otobüs ve tren yolculuklarında, biletlerini kendi ikamet ettikleri bölgeye bağlı KTEL ve OSE’den almaları koşuluyla, söz konusu ulaşım kartlarından faydalanma imkanına sahipler.

İndirimli ulaşım kartları, hak sahiplerinin ikamet adresi göz önünde bulundurularak ve ancak kendi ikamet ettikleri ilin sınırları içinde geçerli olacak şekilde veriliyor. Yürüme Engelliler Dernekleri ve yürüme engelli vatandaşları temsil eden diğer kurumlarca, indirimli ulaşım kartlarının bütün ülkede geçerli olması yönünde talepler bugüne kadar defalarca dile getirilmiş olsa da, henüz bu yönde bir çalışma yapılmış değil.

Yürüme engellilere, ancak kendi ikamet ettikleri ilin sınırları içinde geçerli olan bir kart vermek aslında hiç bir mantığa sığmıyor. Çünkü yürüme engeli olan bir kimse, hangi bölgeye, hangi şehre giderse gitsin yine aynı ölçüde engelli olmaya devam edecektir.
Yukarıdakiler doğrultusunda

SAYIN BAKANLARA SORULUR
1. Yürüme engelli vatandaşlar için verilen indirimli ulaşım kartlarının, bu kişilerin ikamet adreslerine bakılmaksızın, yurt içinde yapacakları bütün otobüs ve tren yolculuklarında geçerli olması, dolayısıyla bu insanlara mümkün olan en iyi ölçüde hizmet sunulması için herhangi bir girişimde bulunmayı planlıyorlar mı?

Soruyu yönelten milletvekili
Ahmet HACIOSMAN


RODOP MİLLETVEKİLİ
AHMET HACIOSMAN
BASIN BÜROSU