ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Rodop Milletvekili Ahmet Hacıosman meclis genel kurulunda bir konuşma yaptı

26.02.2009
PASOK Partisi Rodop Milletvekili Ahmet Hacıosman, 26 Şubat Perşembe günü gerçekleşen, Sağlık ve Sosyal Dayanışma Bakanlığı’nın “76/2005 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ve diğer hükümler doğrultusunda hastane doktorlarının çalışma şartlarının düzenlenmesi” konulu yasa taslağının görüşüldüğü meclis genel kurulunda söz alarak aşağıdaki konuşmayı yaptı.


Sayın Başkan,
Değerli Milletvekilleri,

Hükümet, oylamaya sunulan yasa taslağının ülkemizdeki sağlık sektöründe en büyük reformu gerçekleştireceğini savunuyor. Hükümet bir kez daha Bakanlıkların ve Maksimo Sarayı’nın kapılarının arkasında mahsur kaldı. Toplumumuzda neler yaşandığını görmüyor. Halkın çığlıklarını duymuyor.

Sayın Bakan, eğer gerçekten oylamaya sunduğunuz yasa taslağının yenilikçi ve ilerici olduğunu düşünüyorsanız, o zaman ülkemizdeki sağlık görevlilerinin neden ayaklandıklarını bize izah edebilir misiniz? Doktorlar neden grevde? Hastanelerdeki hastabakıcı ve hemşireler neden şikayetçi?

Hükümetin sağlık sektörü için ulusal bir planlaması yok. Bu politikaların sonuçlarına vatandaşlarımız hergün katlanmak zorunda kalıyor. Hem de en kötü biçimde. Zira devlet, hastanede tedavi edilmesi gereken bir hastayı kucaklayacağı yerde, ona sırtını dönüyor. Sosyal devlet nerede?

Sağlık sektöründe esaslı bir reformun yapılabilmesi için bütüncül müdahaleler ve uygulanabilir politikalar gerekiyor. Bunlar öyle müdahaleler olacak ki Ulusal Sağlık Sistemi’nin bütün yelpazesini kapsayacak ve mevcut sorunlara yenilerini eklemeden kalıcı çözümler getirecek. Çünkü, sayın Bakan, sunduğunuz yasa taslağı ile aslında bunu yapıyorsunuz, var olan sorunlara yenilerini ekliyorsunuz. Toplumsal Meseleler Komisyonu’ndaki milletvekili arkadaşlarımızdan, Komisyon’da farklı şeylerin görüşüldüğünü, bugün oylamaya farklı şeylerin sunulduğunu öğreniyoruz. Bakan tekrar doktorlarla konuşacağına dair söz vermişti, fakat bu da olmadı.

Ulusal Sağlık Sistemi’nin düzgün çalışabilmesi için her zaman şu temel ilkeyi aklımızın bir ucunda bulundurmalıyız; doktorlara, hemşirelere, hastabakıcılara ve tüm sağlık çalışanlarına saygı. Bu sayede vatandaşa daha iyi sağlık hizmeti sunulacak, Ulusal Sağlık Sistemi’nin ayakta kalması sağlanacaktır. Yunan devleti her işine geldiğinde kendi yasalarını göz ardı ederek bunca yıl doktorları, onların aslında ne istediklerini umursamayarak, haftada ortalama 70-80 saat çalışmak zorunda bıraktı.

Değerli milletvekilleri,

Şimdi sizlere biraz da kendi seçim bölgem olan Rodop ilinde sağlık sektöründe yaşananları aktarmaya çalışacağım. Öncelikle Gümülcine (Komotini) Devlet Hastanesi’ne değineceğim. Nereden başlayayım, ne söyleyeyim sayın Bakan? Rodop ilindeki hastaların kendilerini güvende hissetmedikleri için Dedeağaç (Aleksandrupolis) Hastanesi’ne başvurduklarını mı? Altyapı, tıbbi cihaz, tedavi koşulları bakımından hastanenin elverişsizlik ödülü alabilecek pozisyonda olduğunu mu? Az sayıdaki doktor ve hemşirenin hiç bir yerden, herhangi bir destek almadan insan üstü gayret sarf ettiklerini mi? 2006 yılından bu yana Gümülcine’ye yeni ve çağdaş bir hastanenin yapılacağını açıklamanıza rağmen üç yıldan beri sadece vaat ve boş sözler dinlediğimizi mi? Üç yıl boyunca yeni bir hastane için en küçük bir çalışmanın dahi yapılmadığını mı?

Doktor ve hemşire kadrolarındaki açıklar çok fazla. Gümülcine Devlet Hastanesi’nde olduğu kadar Şapçı (Sapes) Sağlık Merkezi’nde, balkan kolunda bulunan Hemetli (Organi) ve Mehrikoz (Kehros) Dispanserleri’nde de kadro açığı sıkıntısı yaşanıyor. 2006 Kasım ayında Ortak Bakanlık Kararı ile Hemetli ve Mehrikoz Dispanserleri için kadro oluşturulsa da Bakanlık bugüne kadar ASEP vasıtasıyla bu kadroların ilanı için hiç bir girişimde bulunmadı. Oylamadan geçtiği halde uygulanmayan bunca yasa taslağı varken, görüşmekte olduğumuz yasa taslağının uygulanacağına ve gerçekten açık kadroların doldurulacağına dair Bakan bizlere nasıl güvence verecek.

Hükümet altı yıl boyunca açık kadroları doldurmadığı gibi, emekli olan veya istifa eden doktorlardan boşalan kadroları bile tamamlamadı. Çok müdürlü sisteme evet diyoruz, fakat bu sistemde her bir kliniğin icraatleri değerlendirilecek ve yine her bir klinik şeffaflık ilkesi çerçevesinde çalışmalarını yürütecek. Personel seçimi, partilerin seçici kurullara müdahale etmediği demokratik bir biçimde yapılacak, birinci sıradaki aday dururken altıncı sıradaki aday seçilmeyecek, klinikler başhekimlerin çiftlikleri, doktorlar da mesleki anlamda kendilerini geliştirme şansı bulunmayan köleler olmayacaklar.

Doktorların taşra hastanelerinde, hele hele de Rodop ili gibi sınır illerde görev yapmak konusunda gösterdikleri isteksizlik, bu bölgelerde görev alacak sağlık çalışanlarına, illaki ekonomik anlamda olmasa da, artı puan gibi teşvikler sağlanması için iyi bir neden olabilir.

PASOK Partisi net bir biçimde tavrını koydu. PASOK hastane çalışanlarının haklarını, doktorların mesleki anlamda ilerlemelerini destekliyor. PASOK vatandaşların, özellikle hastaların, onların ailelerinin, daha fazla ilgi ve bakıma ihtiyacı olan insanların yanında olacağına söz verdi. Hep birlikte Ulusal Sağlık Sistemi’ne “hayat öpücüğü” verelim. Korkarım, sayın Bakan, oylamaya sunduğunuz yasa taslağı ile böyle bir şey mümkün olmayacak. Teşekkür ederim.


RODOP MİLLETVEKİLİ
AHMET HACIOSMAN
BASIN BÜROSU
GALERİ