“YUNAN İÇ SAVAŞI’NDA BATI TRAKYA TÜRK AZINLIĞI” TARİH SAYFALARINDA YERİNİ ALDI

Yunanistan’da Batı Trakya Türk Azınlığını yakından ilgilendiren tarihimizin çok önemli bir bölümü, “Yunan İç Savaşı’nda Batı Trakya Türk Azınlığı” kitabı ile gün ışığına çıkartıldı.
Batı Trakya Türk Azınlığı’nın iç savaş döneminde yaşadığı zor yılları konu alan ve o zor yıllarda yaşanan insanlık dramını anlatan, emekli öğretmenler Tevfik Hüseyinoğlu ve Rahmi Ali’nin yazdığı kitap, Batı Trakya’nın tarihi sayfalarında yerini aldı.
“Yunan İç Savaşı’nda Batı Trakya Türk Azınlığı” isimli kitabın tanıtımı, 14 Ekim Çarşamba günü Gümülcine Türk Gençler Birliği salonunda yapıldı. Batı Trakya Azınlığı Eğitim ve Kültür Şirketi (BAKEŞ) tarafından yayınlanan kitap, aynı zamanda BAKEŞ yayın dizisinin ilk kitabı olarakta tarihe geçmiş oldu.
Tanıtıma, Türkiye Cumhuriyeti Gümülcine Başkonsolosluğu’ndan Muavin Konsoloslar Özkan Duman, Fatih Akarca, Gümülcine S. Müftüsü İbrahim Şerif, İskeçe S. Müftüsü B.T.T.A.Danışma Kurulu Başkanı Ahmet Mete, Vali Yardımcıları Sibel Mustafaoğlu, Mehmet Devecioğlu, T.C.Ziraat Bankası Gümülcine Şubesi Müdürü Nesimi Özay ve yardımcısı, Dernek Başkanları, Belediye Başkanları ve çok sayıda soydaş katıldı.
Gümülcine Türk Gençler Birliği salonunda gerçekleşen tanıtıma çok sayıda soydaş katıldı. BAKEŞ Başkanı Galip Galip’in yönettiği etkinlikte bu değerli eserin tanıtımını, Gündem gazetesinden gazeteci Ozan Ahmetoğlu ve Gümülcine S. Müftülüğü’nden Müftü Yardımcısı ilahiyatçı Fehim Ahmet tanıttı.
Kitabın tanıtımında kitabın yazarları Tevfik Hüseyinoğlu ile Rahmi Ali de birer konuşma yaptı. Ayrıca iç savaşın canlı tanıklarından Bulduklu köyünden Halil Çapın ve Semetli köyünden İsmail Rodoplu o dönemde yaşadıklarını anlattı.
Etkinlik öncesinde Şirin Karayusuf, Maria Diamandidu ve Mehmet Mustafa’nın sunduğu keman ve piyano dinletisi etkinliğe ayrı bir renk kattı.
Kitap tanıtımı iç savaşta hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşuyla başladı. BAKEŞ Başkanı Galip Galip konuşmasında bundan böyle şirket olarak Batı Trakya Türk azınlık tarihine ve edebiyatına yönelik çalışmalara öncelik vermeye çalışacaklarını söyledi ve bu değerli kitabın yazarlarını tek tek kutladı.

AHMET METE: “BENİM YANIMDAYKEN DANIŞMA KURULU GÖKLERE ÇIKARTILIYOR. AMA BENİM YANIMDA DEĞİLKEN, DANIŞMA KURULU YERİN DİBİNE BATIRILIYOR.”
Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu Başkanı ve İskeçe Müftüsü Ahmet Mete, toplum olarak bu tür çalışmaları gerçekleştirmede geç kalındığını söyledi ve bundan sonra bu tür çalışmaların özellikle gençlere örnek olmasını diledi.
Mete konuşmasında, “Batı Trakya’da en iyi çalışan kurumların başında Danışma Kurulu var. İster beğenelim, ister beğenmeyelim. Çoğunluğun da üstüne çullandığı bir kurum yine Danışma Kurulu. Demek ki, bir yerlerden rahatsızlık var. Ama bizden olanların halini tavrını anlamak mümkün değil. Benim yanımdayken Danışma Kurulu göklere çıkartılıyor. Ama benim yanımda değilken, Danışma Kurulu yerin dibine batırılıyor. Danışma Kurulu’nu daha güzel yere götüreceğim diyen gelecek, Danışma Kurulu’nın başkanı olacak.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Gümülcine Muavin Konsolosu Özkan Duman da kitabın yazarları kutlayarak, “Umarım BAKEŞ’in azınlık kültürüne yaptığı katkılar bundan sonra da devam eder.” dedi.

TEVFİK HÜSEYİNOĞLU: “AZINLIK İNSANI NE YAZIK Kİ ARADA EZİLDİ.”
Kitabın yazarlarından emekli öğretmen Tevfik Hüseyinoğlu, böyle bir kitabı hazırlamaktaki amaçlarının iç savaşı yaşayan insanlar kaybolmadan o dönemde yaşananları kayıt altına almak olduğunu söyledi. Batı Trakya Türklerinin iç savaşta taraf olmadığını belirten Hüseyinoğlu, “Adı ne olursa olsun azınlık insanı çaresiz olarak 3 – 4 yıl bir süre kendisini bir savaşın içinde buldu. Kralcıları ve solcular birbirleriyle savaştı. Yönetimi ele geçirme amacındaydılar. Azınlık insanının böyle bir amacı yoktu. Azınlık insanı ne yazık ki arada ezildi.” dedi.

RAHMİ ALİ: “BABAMIN KÖYDEN ALINMASI, ANNEMİN AĞLAYIŞLARI, SONRA TEKRAR BABASIN TOZ, TOPRAK İÇİNDE SAĞ SALİM EVE DÖNESİ VE BENİM TARİF EDİLEMEZ SEVİNCİM.”
Kitabın diğer yazarı olan emekli öğretmen Rahmi Ali de iç savaş yıllarının kendisinde derin izler bıraktığını anlatarak, bu dönemi kitaplaştırma fikrinin her zaman aklında olduğunu söyledi. “Babamın köyden alınması, annemin ağlayışları, sonra tekrar babasın toz, toprak içinde sağ salim eve dönesi ve benim tarif edilemez sevincim. Tüm bunlar hala hatırımda.” diye konuşan Rahmi Ali, böyle bir çalışmanın yapılmaması halinde, o dönemi yaşayan son tanıkların da ölmesiyle bu dönemin tarihin karanlık sayfalarına gömüleceğini, bu çalışmayla bunun önüne geçildiğini ifade etti.

KİTABIN TANITIMI
“Yunan İç Savaşı Batı Trakya Türk Azınlığı” kitabını tanıtan Ozan gazeteci Ahmetoğlu ve İlahiyatçı Fehim Ahmet, kitap hakkında bilgi verdiler. Kitabın genel tanıtımı ve amacı hakkında bilgi veren Fehim Ahmet iki yazarın da romancı ve şair kimliklerinin olması nedeniyle 520 sayfalık kitabın son derece akıcı bir üslüpla yazıldığını söyledi. Fehim Ahmet konuşmasında çok sayıda azınlık insanının zorla kaçırılarak çetecilere dahil edildiğini, azınlıktan gönüllü olarak gerilla olanların sayısının 15 – 20 ile sınırlı olduğunu kaydetti.
Çete güçlerinin infaz yeri olarak kullandığı Yassıköy’ün kuzeyinde dağlık bölgede Ballıca köyü yakınlarındaki “Maymundere”yle ilgili olarak da bilgi veren Fehim Ahmet, bu bölümle ilgili olarak kitaptan bazı bölümler okudu. Ahmet, her iki yazarı da tebrik etti ve benzer çalışmaların devamını temenni ettiğini vurguladı.
Gazeteci Ozan Ahmetoğlu ise kitabın önsöz ve giriş kısmıyla, birinci ve ikinci bölüm hakkında bilgi verdi. Yunan iç savaşının tarihi sürecini özetleyen Ozan Ahmetoğlu, İskeçe ilinde ikamet eden soydaşlarla yapılan röportajlardan da örnekler verdi.
Ahmetoğlu, “Tarih yaşamaktan, tarih yazamayan insanımızın yaşadığı zor dönemlerden çok önemli bir kesit kitaplaştırılarak, unutulmaktan kurtarılmıştır. Bu dönemin gelecek nesillere aktarabilme imkanı sağlanmıştır. Kitabın hazırlanmasında emeği geçen herkese tebrikler.” dedi.

HALİL ÇAPIN: “KÖYÜMÜZDEN 60 KİŞİYLE BİRLİKTE KAÇIRILDIK.”
İç savaşı yaşayan ve çeteciler tarafından kaçırılan Bulduklu doğumlu Halil Çapın da hatıralarını anlattı. 1930 doğumlu Halil Çapın 1948 yılında köylerinden 60 kişiyle birlikte kaçırıldığını, bir süre dağlarda kaldıklarını, gerilla eğitimi aldıklarını, çatışmalara katıldıklarını ve fırsatını buldukları anda kaçarak Drama’da askerlere teslim olduklarını belirtti. Çapın o dönemde çok zor günler geçirdiklerini, dağlarda bulunduları günler içinde açlığı iliklerine kadar hissettiklerini bugün gibi hatırladığını dile getirdi.

İSMAİL RODOPLU: “GÜMÜLCİNE’DEN DİYARBAKIR’A KADAR GİTTİK.”
İç savaşın bir başka tanığı olan Semetli köyünden İsmail Rodoplu iç savaş yıllarında ailesiyle birlikte kaçak olarak Türkiye’ye gittiklerini, İstanbul’dan sonra trenle Diyarbakır’a bağlı Köprübaşı köyüne gönderildiklerini ve bir süre burada yaşadıktan sonra İzmir’e göç ettiklerini söyledi. Rodoplu şöyle devam etti: “Bir süre İzmir’de yaşadıktan sonra Yunanistan’da iç savaşın sona erdiğini öğrendik. Ailem geri dönmeye karar verdi. İzmir’den hareket ederek Edirne’ye geldik. Sonra trenle Gümülcine’ye ulaştık. Çok şükür köyümüze Semetli’ye ulaşmıştık. Allah bizi bir daha evimizden uzağa göndermesin diye dua ettim.”

KAYNAK:BIRLIK GAZETESI