ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Papandreu, Erdoğan’a cevap mektubunu iletti

26.01.2010
25 Ocak 2010 tarihinde Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a cevap mektubunu Yunanistan Ankara Büyükelçisi aracılığı ile iletti. Basına yansıyan haberlere göre Başbakan Papandreu, Batı Trakya Türk Azınlığı ile ilgili olarak her türlü etnik köken, kültür ve dinden olan tüm Yunan vatandaşlarının haklarına saygı gösterilmesinin Yunan devletinin sorumluluğunda olduğunu ifade ederek Türkiye ile bu konuyu müzakere etmeyeceğini açıkça belirtti.

Papandreu: Vatandaşların haklarına saygı gösterilmesi devletin sorumluluğundadır

Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği konusuna mektubunda yer veren Papandreu, Yunanistan’ın desteğini yineleyerek Türkiye’nin AB üyeliğinin bölgedeki barış ve istikrara katkı sağlayacağına inandığını belirtti. Bu çerçevede Papandreu, Türkiye’nin İstanbul’da yaşayan Rum azınlığa ve Fener Rum Patrikhanesi’ne karşı yerine getirmesi gereken yükümlülükleri bulunduğunu belirtti. Buna karşılık Papandreu, Yunanistan’ın Batı Trakya’da yaşayan Türk Azınlığı ile ilgili olarak her türlü etnik köken, kültür ve dinden olan tüm Yunan vatandaşlarının haklarına saygı gösterilmesinin Yunan devletinin sorumluluğunda olduğunu ifade etti. Böylelikle Yunanistan, vatandaşları ile ilgili herhangi bir konuyu yabancı hükümetler ile görüşmeyeceği görüşünü tekrar ederek Batı Trakya Türk Azınlığı’nın sorunlarını Türkiye ile müzakere etmeyeceğini açık şekilde ifade etmiştir.

Papandreu: İlişkilerin geliştirilmesinde ortak bir iradenin olmasından cesaretleniyorum

ANA-MPA Haber Ajansı, Başbakan Yorgo Papandreu’nun ikili ilişkilerin geliştirilmesi konusunda ortak irade olarak tanımladığı girişimden cesaretlendiğini ifade ettiğini belirtiyor. Habere göre Papandreu, ikili diplomatik ilişkinin önemli bir karar olan Türkiye’nin Avrupa Birliği aday ülkesi olarak kabul edildiği 1999 yılında Türklerin Yunan- Türk ilişkilerinde yeni bir dönemin başlamasına olan kişisel katkısından Türk insanının farkında olduklarını mektubunda dile getirdi.

Mektubunda Papandreu, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerde ticaret, yatırım, enerji, turizm dâhil “vatandaşlar diplomasisi” ve iki ülkenin silahlı kuvvetleri arasındaki iletişim dâhil olmak üzere pek çok alanda önemli bir ilerleme sağlandığını ifade ediyor. Başbakan, ikili ilişkilerde son on yılın göz önünde bulundurulması ihtiyacı olduğunu böylelikle iki ülke arasında kalıcı bir barış ve daha tutarlı ve daha verimli bir ilişkinin sağlanması için geriye kalan zorlukların tespit edilebileceğini mektubunda dile getiriyor. Buna göre Yunanlar ve Türkler istikrar ve işbirliği için bir güç geliştirebileceklerini söyleyen Papandreu, iki ülkenin de dünyanın diğer bölgeleri için bir model oluşturmasını umut ettiğini belirtti.

NTVMSNBC’nin haberine göre Papandreu mektubunda Ege ve Kıbrıs sorunları konularına da değindi. Ege konusunda Papandreu, Yunanistan’ın önceliğinin bölgedeki karşılıklı güven çerçevesinde güvenli bir ortam oluşturulması olduğunu ifade ederken Kıbrıs konusunda ise adada kalıcı bir çözüm için iki toplumun baskı ve müdahale olmaksızın serbest karar almaları gerektiğini not etti.

Başbakanlar düzeyinde resmi bir ziyaret düzenlenmesi önerisinde bulunan Papandreu, Başbakan Erdoğan'ı, yaza kadar iki ülke dışişleri bakanları tarafından belirlenecek bir tarihte Yunanistan'ı ziyarete davet etti.

Habipoğlu: Yunanistan’n Batı Trakya Türk Azınlığı ile ilgili konuları görüşmeyi reddetmesi üzücüdür

Konu ile ilgili olarak Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, “Basına yansıyan haberlere göre Papandreu’nun Erdoğan’a ilettiği cevap mektubunun genel olarak olumlu bir tutuma sahip olmasına rağmen mektupta Yunanistan’ın Batı Trakya Türk Azınlığı ile ilgili konuları Türkiye ile görüşmeyeceği anlamına gelen ifadelerin yer bulması üzücüdür. Papandreu, Yunan devletinin her türlü etnik köken, kültür ve dine sahip vatandaşlarının haklarının sağlanması konusunda sorumluluk sahibi olduğunu belirtmiş olmasına karşılık Türk Azınlık uzun yıllardır çeşitli problemlerle karşılaşmaktadır. Dahası Papandreu mektubunda İstanbul’da yaşayan Rum azınlık ve Fener Rum Patrikhanesi konusunun Türkiye’nin AB üyeliği ile ilgili bir mesele olduğunu ifade ederek konuyu bir AB konusu haline getirmektedir” açıklamasında bulundu.