İskeçe Milletvekili Çetin Mandacı'dan iki basın açıklaması
İskeçe Tarım Kooperatifleri Birliği’nin (Enosi’nin) cevabı ile ilgili, İskeçe Milletvekili Çetin Mandacı şu açıklamayı yapmıştır:
İskeçe Tarım Kooperatifleri Birliği’nin tütün üreticilerinden talep ettiği haraçla ilgili Tarım Kalkınma Bakanı’na sunduğum bildiriye, Tarım Kooperatifleri Birliği yönetiminin ve yine bu Birlik tarafından tayin edilen Tütün Üreticileri Grup Başkanlığı’nın göstermiş olduğu tepki, hepimizin çok iyi bildiği bir gerçeği tekrar ortaya koymuş oldu:
Yani, bu söz konusu Yönetim Kurulu’nun ve bugünkü Tarım Kooperatifleri Birliği Başkanı’nın İskeçe çiftçilerini yıllarca temsil etmesi gerçekten utanç verici bir durumdur.
Tütün üreticilerinden, 10 dakikalık bir işlem olan basit bir dilekçeyi doldurmak için talep ettikleri 35 Evro’yu niçin aldıklarına ve bu ücreti nasıl belirlediklerine cevep vermek yerine, bunlar, gururla ve utanmadan, Tarım Kooperatifleri Birliği tarafından tütün üreticilerine sunulan hizmetin ödenmesi gerektiğini belirtiyorlar. Hatta, ‘doğru ve sorumlu bir hizmetin sunulması’ için pahalı olması gerektiğini savunuyorlar.
Demek ki, Tarım Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu ve Başkanı, örgütlenmenin anlamını ve amaçlarını çiftçiden haraç almak olarak algılıyorlar.
Tabi ki, bu olay bende pek de şaşkınlık yaratmamakta, çünkü aynı bölgede yaşıyoruz ve hepimiz biribirimizi iyi tanıyoruz.
İki defa seçilmiş İskeçe İli milletvekili olarak, İskeçe Tarım Kooperatifleri Birliği’nin bugünkü yönetimine şu soruları yöneltiyorum:
1. Nisan 2004’te Yeni Demokrasi hükümetinin Tarım Kalkınma Bakanı’nın tutumu yüzünden kaybedilen tütün hakkı ve tütün üreticilerine verilen yardımın %50’sinin kesilmesi kararında ne tavır sergilediniz?
2. Neden Tütün Üreticileri Grubu, tütün üreticilerini meşgul eden konularla ilgili mektubu Tarım Kalkınma Bakan’ına göndermeyi geç ‘hatırladı’? Yoksa dilekçe doldurmaktan ve çifçileri ekonomik olarak sömürüp haraç toplamaktan zaman mı bulamadılar?
3. Neden Tarım Kooperatifleri Birliği (Enosi), faaliyetlerin koodinasyon içinde gelişmesi için İlimizdeki milletvekilleriyle irtibata geçmedi?
4. Tarım Kooperatifleri Birliğinin tütün üreticilerinden talep ettiği bu ücret ne şekilde, kimin tarafından ve nasıl hesaplandı?
5. Tütün üreticilerini yanlış bilgilendirme şirketi kimin tarafından organize edildi, yani ilk dilekçe yapan üreticiler para alacak haberini kim yaydı? Bakanlık ise bunun tam aksini iddia ediyor. Böylece de, tütün üreticileri dilekçelerini Birlik (Enosi) aracılığıyla doldurmaya ve uzun kuyruklarda beklemeye zorlandılar mı zorlanmadılar mı?
İskeçe Tarım Kooperatifleri Birliği’nden cevap bekleyen bazı sorular daha?
1. Tütün Üreticileri Grubu Başkanı sayın Pashalidis ne zaman ve kim tarafından seçildi? Kendisi tütün üreticilerinin seçtiği bir temsilci mi yoksa Tarım Kooperatifleri Birliği’nin Yönetim Kurulu’nun sözcüsü mü?
2. Niçin İskeçe Tarım Kooperatifleri Birliği, İldeki azınlık Tarım Kooperatiflerinin yıllardır askıda olan dilekçelerini cevaplamıyor? Örneğin, niçin Göynüklü, Kırköy, Öksüzlü, Koruköy, Gökçeler, Dinkler Tarım Kooperatifleri, Birliğe (Enosi’ye) yıllardır dahil edilmiyor? Bu çiftçiler dilekçelerine olumlu yada olumsuz bir cevap alma hakkına sahip değil mi? Acaba, İskeçe Tarım Kooperatifleri Birliği’nin bugünkü Yönetim Kurulu, bu azınlık tarım kooperafilerini Birliğe (Enosi’ye) dahil etmekten ‘korkuyor mu’, çünkü eğer bu kooperatifler de dahil edilirse, gelecek Yönetim Kurulu seçimlerinde yaptıkları hesaplar çıkarlarına uygun olmayacaktır.
3. Neden İldeki çifçilerin önemli bir bölümünü azınlık çiftçileri oluşturken, Yönetim Kurulu’nda azınlıktan bir çiftçi dahi yok?
4. OSDE başvurularında yapılan yanlışları ve bunun sonucu olarak birçok üreticinin yardımlarını geç almalarına yada bazılarının haklarının büyük bölümünü kaybetmesine yol açan yanlışları Birlik açıklayabilir mi?
İskeçe Tarım Kooperatifleri Birliğinin bu söz konusu Yönetimi ve Başkanı, Birliği, kâr amacı güden ve kendilerinin siyasi emellerine alet olan bir kuruluşa dönüştürmüşlerdir .
Üreticilerin çıkarlarına hizmek etmek yerine, onların zararına kâr etmeye çalışıyorlar.
Üreticilerin lehine müdahaleler yapmak ve üreticilerin yanında olmak yerine, Birliği, siyaset çiftliği olarak kullamaya devam ediyorlar.
Üreticilerin yanında olmak yerine, üreticileri ‘maviler’, ‘yeşiller’ ve ‘kırmızılar’ olarak ayırıyorlar ve Birliği siyasi oyunlara alet ediyorlar.
Hem Birliği, hem çiftçileri hem de birinci derece üretim sektörüne dayanan yerel toplumun tamamını zor durumda bırakıyorlar.
Eğer , İskeçe Tarım Kooperatifleri Birliğinin Yönetimi ve Başkanı, benim sessiz kalarak yaptıkları suçlara seyirci kalacağımı sanıyorlarsa, çok yanıldıklarını bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Yerel toplum ve üreticiler, muhasebe özelliğine sahip bir Birlik değil, etkili müdahale gücüne sahip, çiftçilerin ve yerel toplumun çıkarlarını savunan bir Birlik talep ediyorlar.
Onların kuruluş amacı da budur zaten.
Bir kez daha, İskeçe ilindeki çiftçileri ve üreticileri kendi kaderlerini ellerine almaya, kendi aralarında örgütlenmeye ve gerçek güçlerini göstermeye davet ediyorum. Çünkü çiftçilerin ve üreticilerin bu gücü, yıllardır, İskeçe Tarım Kooperatifleri Birliğinin bugünkü Yönetimi’nin siyasi çıkarlarına sıkışıp kalmıştır.
Çetin Mandacı
İskeçe İli PASOK Milletvekili
Başbakan Yorgos Papandreu’nun Mustafçova Belediyesi’ne bağlı Demircik köyüne gerçekleştirdiği ziyaretle ilgili, İskeçe Milletvekili Çetin Mandacı’nın basın açıklaması:
İskeçe PASOK partisinden azınlık milletvekili olarak, Başkakan Yorgo Papandreu’ya bir kez daha bizi onurlandırıp bölgemize gerçekleştirmiş olduğu ziyaretinden dolayı siz halkımızın önünde de teşekkür etme ihtiyacını hissettim.
Yorgos Papandreu, Yunan devletinin kuruluşundan bu yana Demircik köyünü ziyaret eden ilk Başbakan olmakla kalmayip, temel demokrasi ilkeleri olan adalet ve eşitliği, kendine günlük siyasi uygulama haline getirmiş bir siyasetçidir.
Demircik köyüne gerçekleştirmiş olduğu son ziyareti de bunun bir göstergesi olduğundan, halkımız yerel yiyecek ve içecekler sunarak kendisini en güzel şekilde karşılamıştır.
Başbakan, köyün kahvehanesinde halkla bir araya gelerek, orada bulunanların kendisine samimi bir şekilde sundukları azınlık insanının günlük sorunlarını ve azınlık sorunlarını dinledi.
İki saati aşan görüşme esnasında, Başbakan hükümetin şu konulardaki girişimlerini vurguladı:
• Devamlı artmakta olan ve özellikle azınlık gençlerini Hollanda ve Almanya gibi ülkelerde sağlıksız tersanelere iten işsizliğe çare bulunması
• Tütün çeşitinin en kalitelisini oluşturan basma üretiminin korunması ve desteklenmesi
• Bölgedeki üstünlüklerden yararlanabilinmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanabilmesi için bürokratik engellere çare bulunması
Günlük yaşamda karşılaşılan sorunlarla ilgili olarak da Başbakan şu sözleri verdi:
• Sürücü adayları için, Türkçe dilinde de sözlü sınav verme imkânı
• Vatandaşa Hizmet Merkezlerine (KEPLER’e) azınlık elemanlarının alınması. Başbakan, bu konuyla ilgili olarak İçişleri Bakanı’na bu yönde talimat verdiğini belirtti.
• Köy gençleri tarafından defalarca sunulan talep doğrultusunda ve gençlerin dış dünyayla iletişimde olmaları açısından, internet bağlantısı ve Yunan televizyon kanallarının alımının sağlanması. Başbakan, toplantıda hazır bulunan Eyalet Genel Sekreteri’nin konuyla öncelikli olarak ilgilenmesini istedi
• Cami inşaatı izinlerinde ve cami onarımlarıyla ilgili küçük çaplı inşaat izinlerinde yaşanan zorluklara çare bulunması. Çevre, Enerji ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı da konunun çözümleneceğini dair söz verdi.
• Kapalı mesleklerin açılmasıyla gerçekleşecek olan, dağlık ve dezavantajlı bölgelerde inşaat izni maliyetinin düşürülmesi
Azınlığı ilgilendiren ve yıllardır çözüm bekleyen sorunlarla ilgili olarak Başbakan şu vaatlerde bulundu:
• Selanik Özel Pedagoji Akademisi’nin (SÖPA’nın) Eylül ayına kadar Aristotelio Üniversitesi’ne bağlanması ve burada azınlık çocuklarının eğitim görmesi için çabaların sürdürülmesi. Amaç, Başbakan’ın da belirttiği gibi ‘Eğitim düzeyinin yükseltilmesi ve üniversiteden mezun olanların azınlık bölgelerinde görev yapabilmesi’
• Vakıf mallarının yönetim ve idare konusunun incelenmesi ve bu konuya çözüm getirilmesi.
Son olarak köy camiini ziyaret eden Başbakan, Müftülük konusuyla ilgili görüş ve önerileri de dinlemeye hazır olduğunu belirtti.
Başbakan’ın Demircik’te vermiş olduğu sözler, azınlık insanının hem yıllanmış hem de günlük sorunlarına çözüm getirecek ilerici bir azınlık politikasının gerçekleşmesi için bir güvence oluşturmaktadır.
İskeçe İli milletvekili olarak, şahsen benim de bugüne kadar bütün çalışmalarım bu yöndedir. Hedefimiz yukarıdakilerin bir an önce hayata geçirilmesidir.
Çetin Mandacı
İskeçe İli PASOK Milletvekili
