ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Bugün Dünya İnsan Hakları Günü!

10.12.2013
ABTTF Başkanı Halit Habip Oğlu: “Demokrasinin doğduğu yer” olmakla övünen Yunanistan’da Batı Trakya Türk Azınlığı yaşamın her alanında ayrımcılık ve hak ihlalleri ile karşı karşıya

Bugün, 10 Aralık, Dünya İnsan Hakları Günü! 10 Aralık 1948 tarihinde İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’ni kabul ve ilan eden Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 1950 yılında 10 Aralık gününü “Dünya İnsan Hakları Günü” ilan etmesi ile birlikte Dünya İnsan Hakları Günü, her yıl 10 Aralık’ta kutlanıyor.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Navi Pillay, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısı ile yaptığı açıklamada 1993 yılında Viyana’da gerçekleştirilen Dünya İnsan Hakları Konferansı’nda kabul edilen Viyana Deklarasyonu ile İnsan Hakları için Yüksek Komiserlik Ofisi’nin oluşturulduğunu söyledi. Viyana Deklarasyonu ile insan haklarının evrensel nitelikte olduğunun altını çizdiğini ifade eden Pillay, devletlerin siyasi, ekonomik ve kültürel sistemler arasında ayrım gözetmeksizin tüm insanlar için insan haklarının korunması ve teşvik edilmesi yönünde taahhütte bulunduklarını kaydetti. Viyana Deklarasyonu’nun 20. yılında asıl önemli olanın insan haklarının alanda uygulanmasını sağlamak olduğunu belirten Pillay, insan haklarının korunması bakımından pekçok gerileme ve başarısızlık yaşandığını ifade etti. BM İnsan Hakları Ofisi’nin diğer tüm partnerler ile birlikte insan hakları ihlallerinin önüne geçilmesi için çalışacaklarını söyleyen Pillay, yirmi yıl önce Viyana’da ortaya konan vizyonun ve hedeflerin hala geçerli olduğunu belirtti. Bu hedeflerin hala mücadele etmeye değer olduğunu söyleyen Pillay, “Daha iyisini yapabiliriz, yapmalıyız” dedi.

İnsan Hakları Günü dolayısı ile bir açıklama yapan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu ise “İnsan haklarının öneminin vurgulandığı Dünya İnsan Hakları Günü’nde “demokrasinin doğduğu yer” olmakla övünen Yunanistan’da Batı Trakya Türk Azınlığı yaşamın her alanında ayrımcılık ve hak ihlalleri ile karşı karşıya. “Türk” olarak kendini tanımlama hakkı tanınmayan azınlığımız isminde “Türk” kelimesi geçen derneklerimiz kapatıldı, yenilerinin kurulmasına izin verilmiyor. Din ve eğitim alanında sahip olduğumuz özerk yapı tamamıyla tahrip edildi. Devlet, dini liderlerimiz olarak seçtiğimiz müftüleri tanımıyor, aksine çıkardığı yasa ile devlet okullarında ve camilerde kendi eliyle atadığı müftülere bağlı olarak çalışacak din görevlileri atıyor. Azınlık okullarımızda Türkçe ve Yunanca eğitim verecek anaokullar oluşturmamıza izin verilmiyor, çocuklarımız yalnızca Yunanca eğitim veren devlet anaokullarına gitmek zorunda bırakılıyor. Ülkemizden farklılıkları zenginlik olarak kabul etmesini, farklılıklarımıza saygı duyarak bizleri ötekileştirmeden sahip olduğumuz statü ve hakları iade ederek modern insan ve azınlık hakları norm ve değerlerine uygun davranmasını, ama önce bizimle diyalog yollarını kapatmamasını istiyoruz.” açıklamasında bulundu.

*Fotoğraf: http://at20.ohchr.org/materials.html
GALERİ