Yunanistan Batı Trakya Türk Azınlığı’nın dini özerkliğini yok saymaya devam ediyor

ABTTF Başkanı Halit Habip Oğlu: “Azınlık olarak dini özerkliğimizi ortadan kaldırmaya yönelik politika ve uygulamalara derhal son verilmesini istiyoruz”

Yunanistan Eğitim, Araştırma ve Din İşleri Bakanlığı bünyesinde yürütülen “Yaşam Boyu Eğitim” programları çerçevesinde 10-11 Ekim 2015 tarihlerinde Kavala’da “Kültürler Arası Din Eğitimi ve İslam Çalışmaları: Yunanistan ve Avrupa’da Zorluklar ve Beklentiler” başlıklı uluslararası bilimsel bir konferans düzenlendi. Birlik gazetesinin haberine göre ilahiyatçılar ile din öğreticilerinin eğitim programının sona ermesi dolayısıyla “MOHA” isimli araştırma merkezinin ev sahipliğinde düzenlenen konferansa Batı Trakya Türk Azınlığı’nca “240 İmam Yasası” olarak adlandırılan 4115/2013 sayılı yasa kapsamında Yunan devleti tarafından kısa dönem sözleşmeli memur olarak görevlendirilen Azınlık mensubu ilahiyatçılar, din öğreticileri ile Selanik Özel Pedagoji Akademisi (SÖPA) mezunu öğretmenlerden Yunan devlet okullarında iki yıldan beri çalışmakta olanlar katıldı. Söz konusu eğitim programına göre Batı Trakya’daki devlet ilk ve ortaokullarına devam eden Azınlık mensubu çocuklara kendi dinleri İslamiyet’in Yunanca dilinde hazırlanan ve çok yakın zamanda dağıtılacak din dersi kitaplarından öğretilmesi hedeflenmektedir.

Konu ile ilgili olarak Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “Kavala’da düzenlenen uluslararası konferans Batı Trakya Türk Azınlığı’nın “240 İmam Yasası”na ilişkin eleştiri ve çekincelerindeki haklılığını bir kez daha ortaya koymuştur. “Yaşam Boyu Egitim” programları çerçevesinde eğitilen din görevlileri söz konusu yasa kapsamında din dersi öğretmeni olarak devlet ilk ve ortaokullarında öğrenim gören azınlığımız mensubu çocuklara İslam dinini Yunanca dilinde öğreteceklerdir. Bundan başka ilk etapta sadece devlet okullarında uygulamaya geçirilen yasa kapsamında Mart 2014’te Büyük Derbent köyündeki azınlığımıza ait camiye de bir din görevlisi atanmış, uniformalı polisler eşliğinde köye gelen ve Cuma namazını kıldırmak üzere camiye giren tayinli din görevlisine cemaat izin vermemiştir. Yaşanan bu örnekler “240 İmam Yasası”nın nihai amacının azınlığımızın Lozan Barış Antlaşması ile garanti altına alınan dini özerkliğinin devlet eliyle pratikte lağvedilmesi olduğunu alenen göstermektedir. Ülkemiz Yunanistan azınlığımıza karşı dürüst davranmalı, azınlığımızın dini özerkliğini ortadan kaldırmaya yönelik bu ve benzeri uygulama ve politikalarına derhal son vermelidir” açıklamasında bulundu.