Azınlığı bölme politikasının pratik yansıması

Bugünlerde belediye ve nahiyelere ilginç bir yazı geliyor. Yazının kaynağı tarım bakanlığı. Yazı daha doğrusu ilk önce bölge genel sekreterliğine oradan da belediye ve nahiyelere gönderiliyor.

Yazı tarım bakanlığının bir programıyla ilgili. Bakanlık ülkedeki tarım nüfusuna yönelik "2000 - 2006 yıllları arasında tarımsal kalkınma - kırsal kesimin yeniden yapılandırılması çerçevesinde bazı projeler hazırlıyor. Bu program kapsamında "özel nüfus gruplarını bilgilendirme" çalışması yapılıyor. Tarım bakanlığı sözkonusu çalışmayı bu "özel grupları" sosyal ve ekonomik olarak topluma entegre edebilmek amacıyla yaptığını söylüyor.

İşte bu çalışmanın bir parçası olarak tarım bakanlığının yerel yönetimlere gönderdiği bir yazıyla, "Pontuslu göçmenler, Yunanlı Müslümanlar ve Pomaklar" hakkında bilgi isteniyor. Bu çalışmayı başlatmak isteyen bakanlık, ilk önce bu grupların hangi bölgede, hangi belediye ve haniyelerde ve hangi oranda olduğunu bilmek istiyor. Bunun için de belediye ve nahiyelerden, bu nüfus gruplarıyla ilgili yani "Pontuslu göçmenler, Yunanlı Müslümanlar ve Pomaklar" hakkında bilgi ve veri istiyor.

Bu olay, Batı Trakya Türklerini parçalara bölme politikasının bir yansımasıdır. Ve bu politikanın devlet nezdinde nasıl uygulandığını ve bundan sonra da nasıl uygulanmaya devam ettirilmek istendiğini gözler önüne seren çok açık ve net bir olaydır.

Devlet, Batı Trakya Türk azınlığının milli kimliği, dini kimliği ve kültürel kimliği konusunda azınlığa karşı tam bir vurdumduymazlık, saygısızlık ve hatta hakaret tutumunu sergiliyor.