Türkiye ve Yunanistan’da azınlık vakıfları tartışma konusu olmaya devam ediyor

Türkiye ve Yunanistan’da, son yıllarda gerçekleşen siyasi yakınlaşmaya rağmen azınlık vakıfları ile ilgili tartışmalar devam ediyor. Son dönemde her iki ülkede de parlamentoların gündemine gelen azınlık vakıflarıyla ilgili yasa tasarıları gündemdeki yerini koruyor.

Türkiye’de azınlık vakıflarıyla ilgili yeni düzenleme bu hafta mecliste görüşülecek. Ancak Türkiye’deki azınlık vakıflarına geniş özgürlükler verdiği belirtilen yasa tasarısı ile ilgili bazı sivil toplum kuruluşlarının itirazları devam ediyor. Ankara Ticaret Odası (ATO) tarafından hazırlanan raporda Lozan Antlaşması’nda öngörülen mütekabiliyet ilkesinin dikkate alınmadığı ve Batı Trakya’daki Türk azınlık vakıflarının durumunda bir iyileştirme olmamasına rağmen İstanbul’daki Rum Azınlık vakıflarına geniş haklar tanındığı iddia edildi.

ATO’nun hazırlamış olduğu ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e sunduğu raporda Batı Trakya’daki Türk vakıflarını Yunan Hükümeti’nin tayin ettiği kayyumlar yönetirken Türkiye’deki Rum vakıflarına Avrupa Birliği ülkelerinde tanınan azınlık haklarının ötesinde kollektif hakların tanındığı vurgulandı.

Yunanistan’da yeni vakıflar yasası Parlamento’da kabul edildi

Türkiye’de Rum azınlık vakıflarına özellikle mal edinme konusunda geniş özgürlükler tanıyan yasa tasarısına rağmen Yunanistan’da Türk azınlık vakıflarının mal edinmelerini kısıtlayan yeni vakıflar yasası parlamentoda kabul edildi. Batı Trakya Türk Azınlığı’na danışılmadan hazırlanan yeni vakıflar yasasının bazı maddeleri Azınlık tarafından itirazla karşılanırken tasarının Türk azınlık vakıflarının mal edinmesi konusunda kısıtlamalar getirmesi tartışma konusu oldu.

Vakıflarla ilgili gelişmeler üzerine bir açıklama yapan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu da vakıflar yasasının Azınlığa danışılmadan hazırlanıp kabul edilmesini eleştirdi. Habipoğlu, “Bu yasanın Azınlığımıza danışılmadan hazırlanması ve kabul edilmesi bizleri son derece üzmüştür. Yasayla ilgili Azınlık kurumlarımızın yapmış olduğu öneriler dahi dikkate alınmamıştır. Yeni vakıflar yasası Azınlık vakıflarımızın mal edinmesine de kısıtlamalar getiriyor. Dolayısıyla bu yasanın anti-demokratik bir yanı da vardır.” şeklinde konuştu. Türkiye’deki Rum azınlık vakıflarıyla karşılaştırıldığında mütekabiliyet ilkesinin göz önüne alınmadığını belirten Habipoğlu, “Türkiye’deki yasayla Yunanistan’daki yasa karşılaştırıldığında farklılıklar vardır. Mütekabiliyet ilkesine özen gösterilmelidir.” dedi. Her iki ülkede de gündemdeki yerini koruyan azınlık vakıflarıyla ilgili yasaların parlamentolardan geçse bile tartışmaları engelleyemeyeceği yorumları da yapıldı. Özellikle Yunanistan’da yeni vakıflar yasasının Parlamento’da kabul edilmesinin ardından Batı Trakya’daki vakıflarla ilgili ne gibi gelişmelerin yaşanacağı merakla bekleniyor.