ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Müftü sorunu ABD Din Özgürlükleri Raporu’nda

24.05.2013
ABTTF Başkanı: Raporda tamamıyla resmi devlet tezi tekrar ediliyor, azınlığın görüşü yok sayılıyor

ABD Dışişleri Bakanlığı'nın 2012 Uluslararası Dini Özgürlük Raporu’nda Yunanistan’da anayasalar ve diğer yasalar ile din özgürlüğünün bazı kısıtlamalar ile korunduğu ifade ediliyor. Raporda 1923 Lozan Barış Antlaşması ile “Trakya’daki Müslüman azınlığın” vakıflarını kullanma, müftülerin(atanmış) aile hukuku alanında yargısal yetkilerini kullanma ve iki dilli eğitim, müftülerin maaşlarının ödenmesi, cami ve vakıfların işletilmesi ve aile hukuku alanında Şeriatın tanınması örneklerinde olduğu üzere hükümetin bazı hakları koruması gerektiği belirtiliyor.

Oniki Adalar’daki Müslümanlar da Lozan Antlaşması kapsamına alınmak istiyor

Hükümetin Trakya dışında yaşayan Müslümanların Lozan Barış Antlaşması ile korunmadığı, bu nedenle Trakya’daki Müslümanlara tanınan hakların diğerlerine tanınmadığı belirtilen raporda Oniki Adalardaki Müslümanlardan bazılarının bu anlaşma ile tanınma ve antlaşmada yer alan haklardan yararlanmak istediklerini ifade ettikleri belirtiliyor.

Hükümet hakimleri olduğu gibi yargısal yetkilere sahip olduğu gerekçesi ile müftüleri atıyor

Müftü sorununun arka planının aktarıldığı raporda Trakya’daki bazı Müslüman azınlık üyelerinin müftülerin yargısal yetkileri olmaksızın doğrudan cemaat tarafından seçilmesi için lobi yaptığını, buna karşılık hükümetin müftülerin tüm hakimleri de atadığı gerekçesiyle yargısal yetkilere sahip müftüleri de atama hakkına sahip olduğu belirtiliyor. Bununla birlikte raporda bazı Müslümanların hükümet tarafından atanan müftülerin yetkilerini tanırken bazılarının da iki “resmi olmayan müftüyü” seçtiği belirtiliyor. Raporda Ulusal İnsan Hakları Komisyonu’nun, bazı insan hakları kuruluşlarının ve medya organlarının hükümetin yetkilerini yalnızca dini yükümlülükleri ile sınırlandırması gerektiği ifade ediliyor.

Hükümetin Müslüman liderlerden oluşan bir komite ile danışma içerisinde 10 yıl süreli olarak üç müftü atadığı ifade edilen raporda müftülerin Şeriat’a dayanarak yargısal kararlar aldığı, mahkemelerin müftülerin kararlarını rutin olarak onayladığı belirtiliyor. Ayrıca raporda müftülerin (atanmış)cemaat camilerinde görev yapmak üzere imamlar atadığı ifade ediliyor.

2012 yılı içinde pekçok Müslüman karşıtı olay yaşandı

Mayıs 2012’de açık bir şekilde anti-Semitist ve yabancı düşmanı olan Altın Şafak partisinin parlamentoya girdiği belirtilen raporda hükümetin bazı anti-Semitist ve Müslüman karşıtı olayları kınadığı not ediliyor. Buna karşılık bazı gözlemcilerin Altın Şafak’ın şiddet eylemlerinin durdurulmasında polisin çok az çaba sarfettiği ifade ediliyor. Yıl içerisinde pekçok Müslüman karşıtı olay yaşandığı belirtilen raporda Mart ayında Bektaşi türbesinin duvarlarına “En iyi Türk, ölü Türk’tür” yazıldığı, Altın Şafak üyelerinin motorsikletlerle Müslüman köylerinden geçerek ırkçı sloganlar attıkları ifade ediliyor.

Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, “ABD Din Özgürlükleri Raporu Yunanistan’da Batı Trakya Türk Azınlığı’nın dini alanda yaşadığı sorunlar bakımından oldukça eksik, yetersiz ve resmi devlet tezini tekrar eden bir rapor. Raporda uzun süredir devam eden ve çözüm bekleyen müftü sorunu konusunda yalnızca devletin görüşü yansıtılıyor, azınlığın karşıt görüşü raporda yer almıyor. ABTTF olarak her zaman olduğu üzere paralel bir rapor hazırlayarak raporda yer alan hususlar konusunda azınlığın görüşünü yetkili makamlara ileteceğiz.” açıklamasında bulundu.

İlgili raporun tamamına http://www.state.gov/j/drl/rls/irf/religiousfreedom/index.htm#wrapper linkinden ulaşabilirsiniz.
GALERİ