ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

ABTTF’den ABD 2014 Yunanistan İnsan Hakları Raporu’na paralel rapor

13.08.2015
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı’nın Haziran 2015’te yayımladığı Yunanistan 2014 İnsan Hakları Raporu’na karşı bir rapor hazırlayarak ilgili ABD’nin yetkili makamlarına iletti. Paralel raporunda ABTTF, ABD raporunda Batı Trakya Türk Azınlığı’na ilişkin eksik veya yanlış şekilde yer alan hususlara açıklama getirerek bunlar hakkında azınlığın görüşünü dile getirdi.

“Türk” kelimesini içeren dernek isimlerine yasal izin verilmiyor!

ABD raporundaki kendisini Türk olarak tanımlayan pek çok kişi olmasına rağmen “Türk” ve “Türkçe” kelimelerinin derneklerin isimlerinde kullanılmasının yasak olduğu ifadesine ek olarak ABTTF, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın isminde “Türk” kelimesi geçtiği için kapatılan veya kurulmasına izin verilmeyen ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşınan İskeçe Türk Birliği, Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği ile Meriç İli Azınlık Gençlik Derneği davalarına atıfta bulundu. Paralel raporunda ABTTF, AİHM’nin Bekir Usta Grubu adı altında incelediği söz konusu davaları yakın gelecekte yeniden göreceği de dile getirdi.

Azınlığın doğrudan siyasi temsilinde sorunlar devam ediyor

ABD raporunda azınlıkların siyasi katılımına ilişkin bölümde Yunan meclisinde “Müslüman” azınlıktan üç milletvekilinin yer aldığı, hükümette ise Azınlık mensubu kimsenin bulunmadığı ifade ediliyor. Buna karşın ABTTF, ülke genelinde bağımsız adaylara da uygulanan %3 seçim barajı dolayısıyla Batı Trakya Türk Azınlığı’nın milletvekili adaylarını doğrudan meclise gönderemediğini ve azınlık mensubu milletvekillerinin tümünün çoğunluk partilerinden meclise seçildiklerini kaydetti. ABTTF, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın siyasi alandaki tek temsilcisi Dostluk Eşitlik Barış (DEB) Partisi’nin ilk kez katıldığı 25 Mayıs 2014’te yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde Rodop ve İskeçe illerinde birinci parti olmasına rağmen Yunanistan’da AP seçimlerinde de geçerli olan ülke genelindeki % 3 seçim barajı nedeniyle parti adaylarının AP’ye seçilemediğini aktardı.

Azınlık bu alandaki özerk yapısına rağmen dini liderlerini kendisi seçemiyor

ABD raporunda hükümetin Batı Trakya Türk Azınlığı için aile ve medeni hukuk konularında Şeriat’ı tanıdığı belirtilirken hükümet tarafından atanan müftüler tarafından evlendirilen Müslümanların şeri hükümlere tabi olduğu, ancak isterlerse davalarını hukuk mahkmelerine götürebilecekleri belirtiliyor. Raporda Ulusal İnsan Hakları Konseyi’nin hükümet tarafından atanan tayinli müftülerin yetkilerinin yalnızca dini görevleri ile sınırlandırılması yönünde tavsiyede bulunduğu da not ediliyor. Paralel raporunda ise ABTTF, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın kendi dini liderlerini seçme hakkının elinden alınarak müftülerin şeri yetkilere sahip oldukları gerekçesi ile devletin tek taraflı bir karar ile müftüleri atama yoluna gittiğini ifade etti. Tayinli müftülerin şeri yetkilerinin 1913 Atina Antlaşması’ndan kaynaklandığını, dolayısı ile Yunanistan tarafından tek taraflı olarak bu yetkilerin kaldırılmasının Atina Antlaşması’nın ihlali anlamına geleceğini kaydetti.

Son kabul edilen yasa ile azınlığın eğitim özerkliğine bir darbe daha vuruldu

ABD raporunda hiç değinilmeyen 27 Kasım 2014 tarihinde Yunan meclisi tarafından kabul edilen 4310/2014 sayılı yasaya atıfta bulunan ABTTF, Batı Trakya Türk Azınlığı’na danışılmadan hazırlanan bu yasa ile azınlığın eğitim alanındaki özerk yapısına bir darbe daha vurulduğunu dile getirdi. ABTTF, Yunan meclisindeki kabul oylaması sırasında azınlık mensubu milletvekillerinin de karşı çıktığı ile yasa ile öngörülen idari değişikliklerin eğitim alanındaki mevcut sorunları ortadan kaldırmayacağını ama devletin azınlık eğitimindeki kontrol ve yetkisini artıracağını belirtti.
GALERİ